|
Günahların affı Peygamber sevgisine bağlı
Hz. Peygamber ’in Kur’an-ı kerim dışında da vahiy aldığını gösteren ayetlere bir diğer örnek de şudur: Kur’an-ı kerimde şöyle buyurulmaktadır: “Siz ganimetleri almak için gittiğinizde seferden geri kalanlar, “Bırakın, biz de arkanıza düşelim” diyeceklerdir. Onlar Allah’ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: “Siz asla bizim peşimize düşmeyeceksiniz! Allah daha önce sizin için böyle buyurmuştur.” Onlar size, “Hayır! Bizi kıskanıyorsunuz” diyeceklerdir. Bilakis onlar pek az anlayan kimselerdir.” (48/15) Bu ayette, münafıkların Hayber savaşına katılmalarının yasaklandığı, bu savaşa sadece Hudeybiye’de bulunanların katılacağı ve bunun Hz. Peygambere daha önce bildirildiği belirtilmektedir. Oysa Kur’an’da bu hususu bildiren bir ayet mevcut değildir. Bu da, söz konusu haberin Hz. Peygambere Kur’an dışı bir vahiyle iletildiğini göstermektedir. Şu halde teşri, hüküm koyma alanına ilişkin olsun, diğer hususlarda olsun, “dinin tebliği” ile ilgili bütün fiil ve sözlerinde vahyin yönlendirmesi ve kontrolü altında bulunduğu aşikâr olan bir peygamberin Kur’an dışında hüküm vaz etmesinden daha tabii ve gerekli bir şey olabilir mi? Yine, Kur’an-ı kerimde Hz. Peygambere emrediyor: “De ki: Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.” (3/31) Bu ayette iki önemli nokta vardır: Ayette, “Allah’ı seviyorsanız Kur’an’a veya Allah’ın emirlerine uyun” denmeyip, münhasıran Hz. Peygambere uymanın emredildiğine bilhassa dikkat edilmelidir. Demek ki Allah’ı sevmenin göstergesi Hz. Peygambere itaattir. Başka ifadeyle bir kimsenin Allah’ı sevdiği iddiası, ancak Hz. Peygambere uyduğu/itaat ettiği takdirde ciddiye alınacaktır. Aksi halde onunki kuru bir iddia olarak kalmaya mahkûmdur. Meseleyi tersinden ifade edecek olursak, Hz. Peygambere itaat etmeyen kimse Allah’ı sevmiyor demektir. Zira ayetin ifadesi bunu açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu ayette yer alan ikinci hassas nokta da şudur: Yüce Allah, kullarının günahlarını bağışlamayı, onların Hz. Peygamber’e itaatine bağlamıştır. Yani Allah’ı sevdiğini iddia eden kişi, ancak Hz. Peygambere uyduğu takdirde Allah da kendisini sevecek ve günahlarını bağışlayacaktır. Kur’an-ı kerim bize yeter, Hz. Peygambere ihtiyaç yok diyenlerin Allahın sevgisine, günahlarının affolmasına ihtiyaçları yok mu?
|