38- ALLAH’ın kendisine farz kıldığı bir şey(i yerine getirme) de peygamber üzerine hiç bir güçlük yoktur.(74) (Bu,) Daha önce gelip geçen (ümmet) lerde de olan ALLAH’ın sünnetidir. ALLAH’ın emri, takdir edilmiş bir kaderdir.(75)
39- Ki onlar (o peygamberler) ALLAH’ın risaletini tebliğ edenler, O’ndan içleri titreyerek-korkanlar ve ALLAH’ın dışında hiç kimseden korkmayanlardır. Hesap görücü olarak ALLAH yeter.(76)
40- Muhammed, sizin erkeklerinizden hiç birinin babası değildir; ancak o, ALLAH’ın Resulü ve peygamberlerin sonuncusudur. ALLAH, her şeyi bilendir.(77)
41- Ey iman edenler, çokça zikretmek suretiyle ALLAH’ı zikredin.
AÇIKLAMA
74. Bu sözler, bu tür bir evliliğin diğer Müslümanlar için caiz olduğunu, Peygamber (s.a) içinse ALLAH tarafından emredilen bir görev olduğunu göstermektedir.
75. Yani, “Peygamberlerin, ALLAH’tan bir emir aldıklarında, bu görevi hemen yerine getirmeleri bir kanundur. ALLAH, Peygamberine birşey emrettiği zaman, bütün dünya ona karşı çıksa bile Peygamber bu emri yerine getirmelidir.”
76. Metindeki sözler iki anlama gelebilir: 1) ALLAH’ın her korkuya ve tehlikeye mukavemet etmeye gücü yeter. 2) Hesap görücü olarak ALLAH yeter: Hiç kimseden değil, ALLAH’a hesap vermekten korkulmalıdır.
77. Bu bir tek cümle, İslâm düşmanlarının Hz. Peygamber’in (s.a) evliliği ile ilgili yönelttikleri suçlamaları bertaraf etmektedir.
Devamını oku from "Kendisini Resul, Nebi, Mehdi İlan Edenler Hakkında.."