بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيم
شَهْرُ رَمَضَانَ الَّذِيَ أُنزِلَ فِيهِ الْقُرْآنُ هُدًى لِّلنَّاسِ وَبَيِّنَاتٍ مِّنَ الْهُدَى وَالْفُرْقَانِ
“Ramazan ayı, insanlara yol gösteren, hidâyeti, doğruyu ve yanlışı ayırdedip açıklayan Kur’ân’ın indirildiği aydır.” [1]
Mübarek Ramazan ayı Müslümanların coşkuyla idrak ve ihya etiği başı rahmet, ortası mağfiret, sonu da Cehennem ateşinden kurtuluş olan bir aydır. Bu mübarek ayın Müslümanları rahmetiyle kuşattığı ve ALLAH’a yaklaştırdığı inkar edilmez bir hakikattir. Müslümanlar için bu ay ibâdetin doruk noktaya ulaştığı bir aydır. Tasaddukların, hayır ve hasenatların infak edildiği, bereketin hâkim olduğu, nafile ibâdetlerin çoğaldığı bir aydır. İslâm dünyası için çok mânidar kıymet biçilmez bir aydır Ramazan ayı…
Ama gözlerden kaçmayacak kadar âşikar olan bir hakîkat vardır ki oda; Ramazan ayının bazı siyâsî ve teşrî yönlerinin tamamen unut(tur)ulmuş olmasıdır. Ramazan ayı sadece ibâdet yönüyle hatırlanan ve ihya edilen bir ay değildir. Şüphesiz ki bu ayın zihinlerde idrak edilmesi gereken siyâsî ve teşrî yönleri vardır. Ve bu Şerî nasslara objektif bakıldığında görülmektedir. Yukarıda zikrettiğimiz ayetin ve diğer nassların ışığında Ramazan ayının (zihinlerde idrak edilmesi gereken) siyâsi ve teşrî yönlerini izah etmeye çalışalım.
1- Hidâyet kaynağı Kur’an’nın âleme taşınması:
Devamını oku from "Ramazan Ayında Hatırlanması Gerekenler.."