ALLAH (c.c) her ümmete muhakkak bir resul göndermiştir. ALLAH’ın yeryüzü halkına gönderdiği ilk rasul olan Nuh (a.s)’ın kavminde şirk meydana gelmesinden son resul olan Muhammed (s.a.s)’e kadar geçen her nesil ve gruba resuller gönderilmiştir. Bütün resullerin bir tek gönderiliş gayesi vardı: İnsanları yalnız ALLAH’a ibadet etmeye ve tağuttan kaçınmaya davet etmek…
Bütün rasullerin dini birdir ve o da “Tevhid Dini”dir. Tevhid ise, yalnız ALLAH’a ibadet edip tağutu reddetmedikçe asla gerçekleşemez.
Tirmizi ve Taberani’nin rivayetine göre: İbni Mes’ud (r.a) diyor ki: “Üzerinde Rasulullah (s.a.s)’in mührü bulunan vasiyetini görmek isteyen şu ayeti okusun:
“De ki: “Gelin size Rabbinizin neleri haram kıldığını söyleyeyim. O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın.Ana-babaya iyilik yapın…” (En’am: 151)
ALLAH (c.c) bu ayette sevgili Rasulü Muhammed (s.a.s)’e hitap ederek şöyle buyuruyor:
Ey Muhammed! ALLAH’tan başkasına ibadet eden, ALLAH’ın kendilerine verdiği rızıkları haram kılan, çocuklarını öldüren o müşriklere söyle: Onların bütün bu yaptıkları, kendi görüşleri ile ve şeytanların onları aldatmasıyla meydana gelmektedir. Onlara de ki: Gelin (zan, iftira ve yalan olarak değil, gerçek bir şekilde ALLAH tarafından bir vahiy ve bir emir olarak) Rabbinizin size neleri haram kıldığını anlatıp haber vereyim: O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın.
ALLAH (c.c) şöyle buyuruyor:”De ki: “Gelin .size Rabbinizin neleri haram kıldığını söyleyeyim.”
Yani; Rabbiniz size şunları ve şunları haram kılmıştır. Şüphesiz ki helal ve haram sınırlarını tayin etme yetkisi sadece ve sadece, yegane Rab ve tek ilah olan ALLAH’a aittir. O’ndan başka hiç kimse bu sınırlan belirleyemez.
“O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın.”
İslam’da ilk yasaklanan şey; her çeşidiyle şirktir. Diğer bütün yasaklar ondan sonra gelir, insanlar öncelikle ilah ve Rab olarak sadece ALLAH’ı benimseyip O’na hiçbir şeyi eş koşmamalı, ALLAH’tan başka hüküm ve kanun koyucu olmadığını kabul etmelidirler. Ancak böylece vicdanlar ve kalpler şirkin pisliğinden, akıl da hurafelerden ve batıl inançlardan temizlenir. Ancak böylece toplumlar cahiliyyet geleneklerinden sıyrılır, insanlar kullara kulluk etmekten kurtulurlar.
Şirkin pisliklerinden tümüyle temizlenmeden, tevhid akidesi hayat pratiğine hakim olamaz.
Bu ayeti kerimede bahsedilen şirk; insanların hüküm koyma ve hakimiyet konusunda ALLAH’tan başkasına yetki tanımalarından ortaya çıkan şirktir.