Teyemmün
Etmesi Farz Olanlara Haram veya Mekruh Olan Şeyler
Henüz namaz vakti girmeden de teyemmüm edilebilir. Fakat namaz
için müstahab olan vakit geçmeden su bulabileceğini tahmin eden
kimse için teyemmümü geciktirmek mendubdur.
(Üç imama göre, bir namaz için vakti girmedikçe teyemmüm
yapılmaz; çünkü teyemmüm bir zaruret için taharet sayılmıştır.
Özürlünün tahareti gibi, vakitten evvel abdesti sahih olmaz.)
Bir mil mesafeden daha yakında su bulunduğunu sanan kimse,
suyun bulunduğunu sandığı yöne doğru üç dört yüz adım gider
veya birini göndererek suyu aratır. Ancak yolda düşman tehlikesi
gibi bir korku olursa, bu aratma yapılmaz.
Suyun varlığından bilgi verecek uygun bir kimse bulunduğu
halde ondan sormaksızın teyemmüm etmek caiz değildir. Bu durumda eğer
teyemmüm ederek namaz kılar da, sonra bir milden daha yakın bir yerde
su bulunduğu kendisine haber verilirse, kıldığı namazı iade eder.
Su bulunacağı kendisine söz verilen kimse, kazaya kalmak
korkusu olsa bile, namazını geciktirir. Ancak suyu va'd edenin yanında
veya bir mil mesafeden daha yakınında su bulunmuş olmalıdır.
Boy abdesti alması gereken bir kimse, yalnız organlarının bir
kısmına veya sadece abdestine yetecek kadar su bulsa, yine teyemmüm
eder; o suyu harcaması gerekmez.
Yalnız içilmek için kırlarda sarnıçlar içinde hazırlanmış
olup herkesin yararlanmasına terk edilmiş bulunan sular teyemmüm
etmeye engel olmaz. Ancak bu sular çok olur da abdest ve gusül almaya
izin verilmiş olduğu bilinirse, bu sular kullanılır, teyemmüm
edilmez.
Hacıların hediye için taşıdıkları zemzem suyu, teyemmüm
yapmaya engeldir. Ancak zemzemin içine, en az bir misli kadar gül suyu
karıştırılmış olursa, bu takdirde zemzem mukayyed su hükmüne
girer ve onunla abdest almak caiz olmadığı için teyemmüm yapılır.
Cünüblükten dolayı teyemmüm etmiş olan bir kimsenin abdesti
bozulsa, cünüb sayılmaz, abdestsiz olur. Bu kimse yalnız abdeste
yetecek kadar su bulsa, bununla abdest alır. Bu kadar su bulamazsa,
tekrar namaz için teyemmüm eder.
Abdest almak veya gusletmek için başkasının yanında bulunan
suyu istemek gerekir. Ancak suyun çok kıt olduğu bir yerde
istenmeyebilir.
Abdest alacak veya gusledecek bir kimsenin, ihtiyacından çok
parası olduğu zaman, değer kıymeti ile veya biraz fazlasıyla satılmakta
olan suyu ihtiyaçi için satınalması gerekir. Fakat normal fiyatın
iki misli ile satın almak gerekmez; çünkü bu aşırı bir fiyattır.
Suyu kullanmaktan aciz olup da parası bulunan kimse, normal bir
ücretle abdest verdirecek kimse bulursa, teyemmüm edemez.
Başkasının yardımı ile abdest alabilecek olan bir kimsenin
yardımcısı kendi kölesi, kendi çocuğu veya kendi ücretli hizmetçisi
ise, teyemmüm etmesi ittifakla caiz olmaz. Böyle kendi başına abdest
alamayacak derecede özürlü olan kimse, abdest için kendisine yardım
edebilecek başka bir adamı varsa, yine teyemmüm edemez. Zevcesinin
bulunması da, teyemmüm etmesine engeldir. Kabul edilen görüş budur.
Fakat İmam Azam'dan bir rivayete göre, bu durumda olan kimse teyemmüm
edebilir.
Deniliyor ki, zevc ile zevce abdest verme konusunda birbirine
yardım etmek zorunda değillerdir. Bunun için, bunlardan biri diğerine
yardımcı sayılmaz. Ancak birbirlerine yardım görevinde bulunmaları
bir iyilik olduğundan, yardımın yapılması güzel kabul edilmiştir.
Öyle ki, bunlardan biri diğerine yardım etmeyi üzerine alınca,
makbul olan görüşe göre, artık teyemmüm yolunu seçemez.
Bir zindanda habsedilmiş olan kimse, temiz su veya toprak
bulamayınca, İmam Azam ile İmam Muhammed'e göre, namazını sonraya
bırakır. İmam Ebû Yusuf'a göre, bir şey okumaksızın namaz kılar
gibi ayakta durur, rüku ve secde vaziyetlerini alır, kendisini namaz kılan
gibi gösterir. Sonra kurtulunca, kılamadığı namazları kaza eder.
Abdest uzuvlarının (organlarının) yarısında veya çoğunda
yara bulunan bir kimse teyemmüm eder; fakat yarısından azı yaralı
ise, sağlam yerlerini yıkar ve yaraların üzerlerine mesheder, teyemmüm
yapamaz.
Gusül için de, eğer vücudun yarısı veya daha çoğu yaralı
ise teyemmüm edilir. Vücudun yarısından azı yaralı ise sağlam
yerler yıkanır ve yaraların üzerleri meshedilir.
Bir abdest ile birçok farz ve nafile namaz kılınabildiği
gibi, bir teyemmüm ile de kılınabilir.
(İmam Şafiî'ye göre, bir teyemmüm ile yalnız bir farz namaz
ve birçok nafile namaz kılınır. Sahih olan bir görüşüne göre
de, bir teyemmüm ile bir farz namaz ve bununla beraber ayrıca cenaze
namazları da kılınabilir. Ancak bir teyemmüm ile bir farz namazdan
başka bir farz namaz kılınamaz.)
Bu ihtilâftan kurtulmak için, her farz namazda yeniden teyemmüm
etmek daha iyidir.
Temiz bir toprak cinsinden çok kimseler teyemmüm edebilirler.
Çünkü yeryüzü el değdirilmesi ile kullanılmış sayılmaz.
|
||