Abdestin
Duaları
Abdeste ait önceki alimlerden zamanımıza kadar gelmiş dualar
vardır. Her abdest uzvu yıkanırken onunla ilgili uygun bir dua okunur.
Bunlar okunmasa da, yine abdest tamam olur; fakat okunmaları
iyidir. Şöyle ki:
1) Abdest alacak kimse, abdeste başlarken "Eûzü ve Besmeİe"
çektikten sonra:
"Yüce Allah'a hamd olsun ki, suyu temizleyici ve İslâmı
nur yapmıştır" der.
2) Ağzına su alırken:
"Allah'ım! Peygamberinin Kevser Havuzundan bana öyle bir kâse
içir ki, ondan sonra asla susamayayım" der.
3) Burnuna su verirken:
"Allah'ım! Beni nimetlerinin ve cennetlerinin güzel
kokularından mahrum etme" der.
4) Yüzünü yıkarken:
"Allah'ım! Bazı yüzlerin aklanacağı ve bazı yüzlerin
kararacağı günde benim yüzümü ak yap" der.
5) Sağ kolunu yıkarken:
"Allah'ım! Kitabımı sağ elime ver ve benim hesabımı
kolay yap" der.
6) Sol kolunu yıkırken:
"Allah'ım! Benim kitabımı soldan ve arka tarafımdan
verme ve beni zor bir hesaba çekme" der.
7) Başını meshederken:
"Allah'ım! Beni rahmetinin içine koy, üzerime de
bereketlerinden indir"der.
8) Kulaklarını meshederken:
"Allah'ım! Beni, hak sözü işitip dc onun en güzeline
uyanlardan yap"der.
9) Boynunu meshederken:
"Allah'ım! Bedenimi cehennem ateşinden azad et" der.
10) Ayaklarını yıkarken:
"Allah'ım! Birtakım ayakların kayacağı günde, ayaklarımı
Sırat köprüsü üzerinde sabit kıl" der.
Vasıf Bakımından Abdestin Nevileri
Abdestler, vasıfları ve gerekli olmaları bakımından üç kısma
ayrılır:
1) Farz olan abdestler: Bunlar, müslümanların namaz kılmak,
tilâvet secdesi yapmak veya Kur'an-ı Kerimi elleriyle tutmak için
alacakları abdestlerdir.
2) Vacib olan abdestler: Kâbe'yi sadece tavaf etmek için alınan
abdestlerdir.
3) Mendub olan abdestler: Bunlar sırf temiz bir hal üzere
bulunmak, ezbere Kur'an okumak, ezan okumak, kamet getirmek, din
ilimlerini okuyup okutmak, din kitablarını tutmak, cenazeyi yıkamak
ve ardından yürümek veya öfkeyi sindirip yok etmek için alınan
abdestlerdir. Herhangi bir hata arkasından alınan abdestler de bu kısımdandır.
Bu gibi maksadlarla alınan abdest ile namaz kılınabilir, Kur'an ele
alınabilir.
Abdestin Sıhhatına Engel Olmayan Şeyler
Dudaklar âdet üzere yumulduğu zaman, görülmeyen kısımlarını
yıkamak abdest için gerekli değildir. Bunların kuru kalması abdeste
zarar vermez; çünkü bunlar ağız kısmındandır.
İyileşip de henüz kabuğundan ayrılmamış olan bir çıbanın
içini yıkamak gerekmez.
Şehir ve köy halkının tırnaklarında olan kirler ve vücudlarındaki
kirler, pire ve sinek tersleri, abdestin sıhhatına engel olmaz.
Boyacıların tırnaklarında kalan boyalar, zaruret gereği tırnakların
üzerinde ince bir tabaka teşkil eden ve altlarına su işlemesine
engel olan boyalar, abdeste manidir. Abdest organlarına yapışan hamur,
mum, çapak, balık pulu gibi şeyler de böyledir.
Abdest organlarından birinin bir zarurete dayanarak yıkanamaması
veya meshedilememesi, abdestin sıhhatına engel olmaz. Örnek: Bir
yarayı veya ayakta bulunan bir yanık yerini yıkamak eğer sahibine
zarar verirse bunlar meshedilebilir, mesh de zarar verirse terk edilir.
Yine, bir yaranın üzerinde bulunan ilâç, yara yerini taşmış
olursa, bu taşan kısım yıkanır; fakat yıkanması zarar verirse,
mesh ile yetinilir.
Abdest alırken veya abdestten sonra, bir abdest organının yıkanıp
yıkanmamış olmasında şübheye düşülürse bakılır: Eğer şübheye
düşen kimse, her zaman şübhelenmiyorsa, o organını (uzvunu) yıkar.
Fakat vesveseli bir kimse ise yıkamaz, onun şübhesine bakılmaz.
Bir kimse abdest aldığını sağlam olarak bildiği halde,
abdestini bozup bozmadığı üzerinde şübheye düşse, o kimse
abdestli sayılır. Kesin olarak bilinen bir şey şübhe ile ortadan
kalkmaz. Aksine abdestini bozmuş bulunduğunu kesinlikle bildiği
halde, sonradan abdest alıp almadığından şübhe eden kimse de
abdestsiz sayılır.
Abdest organlarından birini veya birkaçını yitirmiş olan
kimse, mevcut bulunan organlarını yıkar. Ayakları kesilmiş olan
kimseden bunları yıkamak farziyeti düşer ve bu durum abdestin sıhhatine
engel olmaz.
|
||