eXTReMe Tracker
Zeyd bin Hārise

bismi4.gif (10812 Byte)

ZEYD B. HĀRISE

Zeyd b. Hārise b. Surāhīl el-Kelbī. Üsāme'nin babasi. Ashābin ileri gelenlerinden olup, Resūlullah (s.a.s)'in en ēok sevdigi arkadaslarindandir. Bu yüzden sahābe arasinda "el-hubb" diye anilirdi.

Tam künyesi: Zeyd b. Hārise b. Surāhīl (Ibn Ishak'a göre, Surahbīl) b. Kā'b b. Abdiluzza b. Imriülkays b. Āmir b. Abdivüdd b. Avf b. Kināne b. Bekr b. Uzre b. Zeyd el-Lāt b. Rufayde b. Sevr b. Kelb b. Vebre b. Taglib b. Hulvān b. Imrān b. Luhaf b. Kuzāa'dir (Ibn Hisām, es-Sīretü'n Nebeviyye", I, 247; Ibn Sa'd, et-Tabakātit'l-Kilbrā, III, 40; Ibnü'l-Esīr, Üsdü'l-Gābe fi Ma'rifeti's Sahābe, II, 281).

Kaynaklarin ifadesine göre; cahiliyye döneminde, Zeyd'in annesi Su'dā, yaninda oglu oldugu halde akrabalarini ziyarete gider. Bu sirada Benī el-Kayn b. Cisr'e mensup bazi atlilar, Su'dā'nin akrabalari olan Benī Ma'n evlerine baskin yaparlar. Zeyd'i de bu arada beraberlerinde alip götürürler. Zeyd, bu sirada temyiz ēaginda bir ēocuktur. Onu, Ukaz Panayirina götürüp satisa arzederler. Hz. Hatice'nin yegeni Hakīm b. Huzām b. Huveylid de o esnada panayira ugrayip Mekke'ye götürmek üzere birkaē köle satin alir. Zeyd b. Hārise de bu köleler arasinda bulunmaktadir. Hakīm, Mekke'ye döndügünde, halasi Hz. Hatice kendisini ziyarete gider. O da halasina köleleri göstererek, diledigi köleyi seēip götürebilecegini söyler. Hz. Hatice de Zeyd b. Hārise'yi seēer. Daha sonra O'nu, Resūlullah (s.a.s)'e bagislar.

Kelb kabilesine mensup bazi insanlar, hac iēin Mekke'ye geldiklerinde Zeyd'i görüp tanirlar, Zeyd de onlari tanir. Dönüste durumu babasina haber vererek bulundugu yeri tarif ederler. Zeyd'in babasi Hārise ile amcasi Kā'b, yanlarina fidye alarak Mekke'ye gelirler ve Resūlullah (s.a.s)'in yanina varip: "Ey Abdulmuttalib'in oglu! Ey kavminin efendisinin oglu! Sizler, Harem'in ehlisiniz, köleyi azad eder, esiri yedirirsiniz. Yaninda bulunan oglumuz iēin sana geldik. Bize iyilikte bulun, sana fazlasiyla fidye verecegiz" derler.

Bunun üzerine Resūlullah (s.a.s.), Zeyd'i ēagirtarak, kendisini istemeye gelen bu kisileri taniyip tanimadigini sorar. Zeyd de, bunlardan birinin babasi digerinin de amcasi oldugunu söyleyerek tanidigini ifade eder. Bu sefer Resūlullah Zeyd'e, dilerse babasiyla gidebilecegini, sayet isterse yaninda kalabilecegini söyleyince, Zeyd, Resūlullah (s.a.s.)'in yaninda kalmayi tercih eder. Peygamberimiz de Zeyd'i elinden tutarak Hicr denilen yere ēikarir ve: "Sahid olun, Zeyd benim oglumdur. O bana mirasēidir, ben de O'na mirasēiyim!" diyerek Zeyd'i evlat edindigini ilan eder (Ibn Sa'd, a.g.e., III, 40-42; Ibn Hisām, a.g.e., I, 247 vd.; el Askalānī, el-Isābe fi Temyizi's-Sahābe, III, 24).

Zeyd b. Hārise, Muhammed (s.a.s.)'e risalet gelinceye kadar yaninda kaldi ve Resūlullah, peygamber olur olmaz O'nun risāletini tasdik edip müslüman oldu, O'nunla birlikte namaz kildi ve: "Onlari babalarinin isimleriyle ēagirin..." (el-Ahzab, 33/5) meālindeki ayet nazil oluncaya kadar "Muhammed'in oglu" diye anildi. Bu ayet-i kerimenin nüzulünden sonra Zeyd, Zeyd b. Hārise olarak ēogalmaya baslandi (Ibn Hisām, a.g.e., I, 247; Ibn Sa'd, a.g.e., III, 42; el-Askalānī, a.g.e., III, 25).

Zeyd b. Hārise, Resūlullah (s.a.s.)'in cefakār dostlarindan biriydi. Hemen hemen tüm sikintili zamanlarinda O'nunla birlikteydi. Nitekim, ēevre kabileleri Islām'a davet etmek kabilinden Tāif'e giden Rasūlüllah'i yalniz birakmamis, Tāiflilerin attigi taslar Peygamber (s.a.s.)'e isabet etmesin diye kendi vücudunu siper etmis ve basindan ēesitli yaralar almisti (Ibn Sa'd, a.g.e., I, 212).

Müslümanlar Medine'ye hicret etmeye baslayinca, Zeyd b. Hārise de hicret etmisti. Resūlullah (s.a.s.), hicretten sonra Medine'de, ashabi arasinda kardeslik tesis ettiginde, Zeyd'l-e Hamza b. Abdülmuttalib'i de kardes ilan etmisti. Bu sebepten Hz. Hamza, Uhud günü sehadet serbetini iēmeden önce Zeyd'i kendisine vāsī tayin etmisti (Ibn Nisām, a.g.e., I, 505; Ibn Sa,d, a.g.e., III, 44).

Zeyd b. Hārise; Bedir, Uhud ve Hendek savaslariyla Hudeybiye Barisi ve Hayber fethinde de bulunmustur. Resūlullah (s.a.s.), Müreysī gazasina ēiktigi zaman kendisini Medine'ye vekil olarak birakmisti.

Bunun yaninda Zeyd, komutan olarak da ēesitli seriyyelere katilmis ve üstün basarilar göstermistir. Bu seriyyeler; Karede, Cemūm, el-Iys, et-Tarafa, Hisma ve Ümmü Kirfa'dir. Son olarak Mute Savasi'na istirak etmis ve bu savasta sehid olmustur.

Resūlullah (s.a.s.), sancagi ilk önce Zeyd'e vermis ve: "Sayet Zeyd sehid olursa, sancagi Cāfer alsin, O da sehid düserse, Abdullah b. Ravāha alsin" buyurmustur. Bu üē sahābī de Mute günü, kahramanca savasarak Hakk'in rahmetine kavusmuslardir.

Zeyd, sehid oldugu zaman 50-55 yaslari arasindaydi.

Resūlullah (s.a.s), bu üē kahraman dostunun sehadet haberini duyunca gözyaslarini tutamayarak aglamis ve onlar iēin: "Allah'im; Zeyd'e magfiret et! Allah'im; Zeyd'e magfiret et! Allah'im; Zeyd'e magfiret et! Allah'im; Cāfer'e magfiret et Allah'im; Abdullah b. Ravāha'ya magfiret et!" diyerek dua etmistir (Ibn Sa'd, a.g.e., III, 45, II, 86-90 ve 128-129; el-Askalānī, a.g.e., III, 26).

Zeyd, birkaē hanimla evlenmisti ki, bunlardan biri de Zeyneb bint Cahs'tir. Bir digeri, Ümmü Külsüm bint Ukbe. Zeyd ondan bosanip Dürre bint Ebī Leheb ile evlendi. Sonra onu da bosayarak Hind bint el-Avuām (Zübeyr b. el-Avvām'in kiz kardesi) ile evlendi. Sonunda, Peygamber (s.a.s.), Zeyd'i, dadisi ve ayni zamanda cariyesi Ümmü Eymen'l-e evlendirdi. Ashābin ileri gelenlerinden biri olan Üsāme, iste bu hanimdan dünyaya geldi (Ibn Sa'd, a.g.e., III, 45; el-Askalānī, a.g.e., III, 25).

Zeyd b. Hārise; kisa boylu, ēok esmer ve basik burunlu idi (Ibn Sa'd, a.g.e., III, 44).

Halid ERBOGA

by Muhammed Faruk

home01.gif (8122 Byte)