|
|
|
KÜTÜB-İ
SİTTE HADİS-İ ŞERİFLERİ
5941 - Hz. Enes radiyallahu anh anlatiyor: "Bir adam Resulullah aleyhissalatu
vesselam'a gelerek: "Hayvanimi baglayarak mi yoksa serbest birakarak mi Allah'a
tevekkul edeyim?" diye sormustu. Ona: "Bagla ve tevekkul et!" buyurdu."
Tirmizi, Kiyamet 61, (2519).
5942 - Ibrahim Nehai anlatiyor: "Dahhak Ibnu Kays, Mesruk'u isci olarak kullanmak
istemisti. Umare tu'bnu Ukbe ona:
"Hz. Osman radiyallahu anh'in katillerinden baki kalmis bir adami isti'mal
mi edeceksin?" dedi. Mesruk rahimehullah da ona:
"Abdullah Ibnu Mes'ud radiyallahu anh bana rivayet etti ki: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam baban Utbe'yi oldurmek istedigi zaman; (baban):
"Cocuklara kim hami olacak?" dedi. Aleyhissalatu vesselam da: "Ates!" buyurdular.
Ben senin icin Resulullah'in (munasib gorup) razi olduguna ben de raziyim!"
dedi."
Ebu Davud, Cihad 128, (2686).
5943 - Huzeyfe radiyallahu anh anlatiyor: "Necran'in iki sahibi Seyyid ve
Akib, Resulullah aleyhissalatu vesselam'a geldiler. Onunla mulaane yapmak
istiyorlardi.
Bunlardan biri arkadasina: "Bunu yapma! Eger (Muhammed gercek) bir peygamberse
ve bize lanette bulunursa biz bir daha felah bulamadigimiz gibi, bizden sonra
gelecek nesiller de iflah olmazlar!" dedi. Resulullah'a gelip:
"Biz sana istedigini verecegiz, bizimle emin birini gonder. Bizimle emin olmayani
gonderme!" dediler. Aleyhissalatu vesselam:
"Ben sizinle gercekten hakkiyla emin bir adam gonderecegim" buyurdu. Bunun
uzerine Resulullah'in ashabi (bu ovulen sahis olabilmek icin) ona yaklasti.
Aleyhissalatu vesselam: "Ey Ebu Ubeyde Ibnu'l-Cerrah, sen kalk!" emretti.
Ebu Ubeyde kalkinca, Resulullah aleyhissalatu vesselam: "Iste su bu ummetin
eminidir!" buyurdular."
Buhari, Fedailu'l-Ashab 21, Megazi 72, Icazetu Haberi'l-Vahid 1.
5944 - Yine Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam buyurdular ki:
"Seytanlar icin develer vardir. Seytanlar icin evler vardir. Seytanlara ait
develere gelince, ben, onlari gordum. (Soyle ki): Biriniz, yedeginde, iyi
besledigi seckin develerle (yola) cikar, bunlardan hicbirine binmez. Yol esnasinda
yurumekten kesilmis (bir din) kardesine rastlar, devesine onu da almaz (iste
bu develer seytana aittir, cunku gosteris ve tefahur icin beslenmistir). Seytana
ait evlere gelince, onlarin, (mureffeh) insanlar tarafindan (seyahata cikinca
kullanilan ve) ipeklerle ortulmus kafeslerden (hevdec) baskasi olmadigini
zannediyorum"
Ebu Davud, Cihad 62, (2568).
5945 - Yine Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam buyurdular ki:
"(Kitlik) senesi, yagmurun yagmadigi (sene) degildir. Asil kitlik senesi,
yasmur bol bol yagdigi halde yerin hicbir sey bitirmeyigi senedir."
Muslim, Fiten 44, (2904).
5946 - Mutarraf Ibnu Abdillah Ibni's-Sihir, babasindan naklen diyor ki: "Resslullah
aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Ademoglunun misali, yanibasinda doksandokuz tane (oldurucu) belanin bulunmasina
benzer: Bu belalardan kurtulmus olsa bile, sonunda olunceye kadar cekecegi
duskunluk hali yakalayacaktir."
Tirmizi, Kader 14, (2151).
5947 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam buyurdular ki: "Iki (buyuk) nimet vardir. Insanlarin cogu onlar hususunda
aldanmistir:
- Sihhat,
- Ve bos vakit!"
Buhari, Rikak 1; Tirmizi, Zuhd 1, (2305).
5948 - Yine Ibnu Abbas radiyallahu anh anlatiyor: "Museylime-i Kezzab, Resulullah
aleyhissalatu vesselam zamaninda (Medine'ye) gelip ve: "Eger Muhammed bu isi
(hilafeti) kendinden sonra bana birakirsa ben ona tabi olurum" demeye basladi.
Sonra kavminden kalabalik bir cemaatle Medine'ye geldi. Resulullah aleyhissalatu
vesselam da Sabit Ibnu Kays Ibni Semmas ile birlikte ona ugradi. Bu sirada
Aleyhissalatu vesselam'in elinde bir dal parcasi vardi. Arkadaslarinin arasinda
oturmakta olan Museylime'ye yaklasti ve:
"Sen benden su parcayi istemis olsan dahi bunu sana vermem! Sen, Allah'in
senin hakkindaki emrini asla tecavuz edemeyeceksin. (Sayet bana itaatten)
yuz cevirecek olursan Allah mutlaka senin hakkindan gelecektir. Oyle zannediyorum
ki, sen, hakkinda banna ne gosterilmis ise, o gosterilmis olan kimsesin! (Iste
Sabit, bana bedel sana cevap verecek!" buyurup, oradan ayrildi.)
Ibnu Abbas der ki: "Ben, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in: "Oyle zannediyorum
ki, sen, hakkinda bana ne gosterilmis ise, o gosterilmis olan kimsesin" sozu
ile neyi kastettigini sordum. Ebu Hureyre radiyallahu anh bana su hususu haber
verdi: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurmustu ki:
"Ben bir gun ruyamda, elimde iki altin bilezik gordum. Yine ruyamda onlara
fazla bir ilgi gostermistim. Allah Teala hazretleri: "Onlara ufle!" diye vahyetti,
ben de ufledim, derken ucup gittiler. Ben bunlari, benden sonra cikacak iki
yalanci ile yorumladim"
Ravi, Ubeydullah der ki: "Bunlardan biri, San'a'nin sahibi el-Anesi, digeride
Yemame'nin sahibi Museylime'dir.
Buhari, Menakib 25, Megazi 70, 71, Tevhid 29; Muslim, Ru'ya 21, (2273).
5949 - Seleme Ibnu Nu'aym Ibni Mes'ud el-Esca'i, babasi radiyallahu anh'tan
anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in, Museylime'nin kendisine
yazdigi mektubu okuyunca, mektubu getiren iki elciye soyle soyledigini isitmistir:
"Bu yazdigi meselede siz ne diyorsunuz?" Elciler:
"Biz de onun soyledigini soyleriz!" dediler. Bunun uzerine Aleyhissalatu vesselam:
"Eger elcileri oldurmemek kaide olmasaydi boyunlarinizi muhakkak ucururdum!"
buyurdular."
Ebu Davud, Cihad 166, (2761).
5950 - Ibnu Amr Ibnu'l-As radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam, beraberinde Taif'e giderken bir kabre ugrayinca sunu soylemisti:
"Bu kabir, Ebu Rigal'in kabridir. Su Harem mintikasi sebebiyle (kavmine gelen
musibetten) masum kalmisti. (Harem'den harice) cikinca kavmini carpan bela
onu da burada yakaladi ve buraya defnedildi. Soyledigimin delili, altindan
bir dalin beraberinde gomulmus olmasidir. Eger kabri acacak olsaniz, onu bulup
cikarirsiniz!"
Bunun uzerine halk, alelacele orayi kazip mezkur altin dali cikardi."
Ebu Davud, Harac 41, (3088).