|
|
|
KÜTÜB-İ
SİTTE HADİS-İ ŞERİFLERİ
5731 - Esved rahimehullah anlatiyor: "Hz. Abdullah Ibnu Mes'ud radiyallahu
anh'in ders halkasinda idik. Huzeyfe radiyallahu anh geldi ve yanimizda durup
bize selam verdi ve:
"Nifak, siz en hayirli bir kavme indirildi" dedi. Esved de (hayretle):
"Subhanallah, Aziz ve Celil olan Allah: "Munafiklar cehennemin en asagi derekesindedir"
(Nisa 145) buyuruyor" dedi. Bunun uzerine Abdullah tebessum etti. Huzeyfe
de mescidin bir kenarina oturdu. Derken Abdullah kalkti ve arkadaslari da
dagildilar. Huzeyfe beni cagirmak icin bana bir cakil atti, yanina geldim.
Bana: "Abdullah'in gulmesi tuhafima gitti, halbuki o benim soyledigimi bilen
birisi. Yemin olsun nifak, siz (Tabiiler)den daha hayirli bir kavme indirildi.
Onlar (nifaktan) sonra tevbe ettiler. Allah da tevbelerini kabul etti" dedi."
Buhari, Tefsir, Nisa 25.
5732 - Ibnu Ebi Muleyke rahimehullah anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam'in ashabindan olup da Bedir gazvesine katilanlardan otuz kadarina
yetistim. Hepsi de kendi hesabina nifaktan korkuyorlar ve dinlerinde fitneye
dusmekten kendilerini emniyette hissetmiyorlardi."
Buhari, Iman 36 (Bab basliginda kaydetti.)
YILDIZLAR
5733 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam buyurdular ki:
"Kim, Allah'in zikrettiginin gayrisiicin yildizlar ilminden bir bab iktibas
ederse sihirden bir su'be iktibas etmis olur. Muneccim kahindir; kahinde sihirbazdir,
sihirbaz da kafirdir."
Rezin tahric etmistir.
5734 - Bir diger rivayette soyle gelmistir:Kim yildizlarla ilgili bir ilim
iktibas etmisse sihirden bir sube iktibas etmis demektir. (Yildiz ilmi) arttikca
(sihir ilmi de) artar."
Ebu Davud, Tibb 22, (3905).
5735 - Zeyd Ibnu Halid radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam Hudeybiye'de, bize, geceleyin yagan yagmurun pesinden sabah namazi
kildirmisti. Namazi bitince cemaatin onune gecti ve:
"Rabbiniz ne dedi biliyor musunuz?" buyurdu. Cemaat: "Allah ve Resulu bilir!"
dediler.
"Allah Teala Hazretleri: "Kullarimdan bir kismi bana mu'min, bir kismi da
kafir olarak sabahladi. "Allah'in fazli ve rahmmetiyle bize yagmur yagdirdi"
diyen bana mu'min, yildizlari da inkar edici olarak sabahladi.Kim de: "Falanca
falanca yildiz sayesinde bize yagmur yagdirildi" dediyse o da bana kafir,
yildiza mu'min olarak sabaha erdi" dedi!" buyurdular."
Buhari, Ezan 156, Istiska 28, Megazi 35, Tevhid 35; Muslim, Iman 125, (71);
Muvatta, Istiska 4, (1, 192); Ebu Davud, Tibb 22, (3906); Nesai, Istiska 16,
(3, 165).
5736 - Ebu Said radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki:
"Eger Allah Teala hazretleri, kullarindan yagmuru bes yil tutup sonra gonderecek
olsa, insanlardan bir grubu kafir olur ve: "Micdeh yildizi sebebiyle yagmura
kavustuk!" derdi."
Nesai, Istiska 16, (3,165).
5737 - Katade rahimehullah demistir ki: "Allah bu yildizlari uc sey icin yaratmistir:
Onlari semanin zineti kildi, (semaya yukselip haber toplayan) seytanlara atilacak
taslar kildi, kendileriyle istikamet tayin edilen alametler kildi. Kim yildizlar
hakkinda baska yorumlar yapmaya kalkarsa hata eder ve nasibini zayi eder,
kendisini ilgilendirmeyen ve bilgisi olmayan hatta bilmekte peygamler ve meleklerin
bile acze dustukleri bir hususta kendini kulfete sokar."
5738 - Rebi'de aynisini rivayet etmis ve su ziyadeyi kaydetmistir: "AIlah'a
yemin olsun. Allah hic kimsenin ne yasamasini, ne olmesini, ne de rizkini
herhangi bir yildiza baglamistir. Bunu soyleyenler Allah hakkinda yalan duzuyorlar
ve kendilerine bahaneler uydur(up avun)uyorlar."
Rezin tahric etmistir. Buhari, onceki kismi, basindan "... bilgisi olmayan"
ibaresine kadar muallak olarak kaydetmistir. (Bed'ul-Halk 3).
HICRETLER
5739 - Bera Ibnu'l-Azib radiyallahu anh anlatiyor: "Hz. Ebu Bekr radiyallahu
anh, evinde babama ugradi. Ondan bir semer satin aldi. (Babam) Azib'e:
"Benimle oglunu gonder, onu evime kadar goturuversin!" dedi. Babam bana:
"Hay onu goturuver!" dedi. Ben de goturuverdim. Babam onunla beraber cikti,
bedelini alacakti. Babam, Ebu Bekr'e:
"Ey Ebu Bekr! Resulullah aleyhissalatu vesselam'la (hicret ettigin) gece ne
yaptiniz?" diye sordu.
"Evet o gece yuruduk. Ertesi gunu de ogle vaktine kadar yuruduk. Yolumuz tenha
idi, hic kimseye rastlamadik. Onumuze uzun bir kaya cikti. Kayanin henuz gunesin
degmedigi bir golgesi vardi. Yanina konakladik. Ben kayanin yanina geldim.
Resulullah aleyhissalatu vesselam'in duldasinda uyumasi icin eIimle bir yeri
duzledim. Sonra oraya bir post yayip:
"Ey Allah'in Resulu! (Siz biraz istirahat buyurup surada) uyuyun, ben etrafinizi
gozetlerim!" dedim. Derken yatip uyudu, ben de cikip etrafini gozetlemeye
basladim. Kayaya dogru surusuyle gelmekte olan bir cobanla karsilastim. O
da bizim gibi golgeye siginmak istiyordu.
"Sen kimlerdensin ey delikanli?" diye sordum. Medine veya Mekke'den bir adama
aitti. Ben tekrar:
"Koyununda sut var mi?" dedim.
"Evet!" dedi.
"Sagar misin?" dedim.
Tabii dedi ve sagmak uzere bir koyun yakaladi.
"Memede kil, toz-toprak cer-cop olabilir, bunlari bir cirp!" dedim. Dedigimi
yapti, beraberindeki bir kaba bir miktar sut sagdi. Benim de yanimda Resulullah
aleyhissalatu vesselam icin tasidigim bir kap vardi. Icmede, abdestte onu
kullanirdi. (Sutu kendi kabima aktararak) Aleyhissalatu vesselam'in yanina
geldim. Uyuyordu. Uyandirmak istemedim. Uyanincaya kadar yaninda durdum. Sute
biraz su kattim, dibi serinledi.
"Ey Allah'in Resulu, buyurun icin!" dedim. O icti ben de memnun oldum. Sonra:
"Yola koyulma vakti gelmedi mi?" dedi.
"Evet!" dedim. Gunesin zevalinden sonra hareket ettik. Pesimize Suraka Ibnu
Malik Ibni Cu'sem dustu. Biz sert bir arazide yuruyorduk.
"Ey Allah'in Resulu, bize yaklasti!" dedim.
"Uzulme! Allah bizimledir!" buyurdu. Aleyhissalatu vesselam, Surakaya beddua
etti. Derhal atinin on ayagi karnina kadar yere saplandi. Suraka:
"Anladim ki, siz bana ilendiniz. Ne olur benim icin dua edin. Allah icin ben
de takipcileri sizden geri cevirecegim!" dedi. Aleyhissalatu vesselam dua
ediverdi, adam kurtuldu ve geri dondu. Yol boyu her kime rastladi ise:
"Ben size bedel burada gereken (aramayi) yaptim (kimse yok)!" dedi. Boylece
her kime rastladi ise geri cevirdi. Hulasa, bize verdigi sozu tuttu."
Buhari, Menakibu'l-Ensar 45. Lukata 11, Menakib 25, Esribe 12; Muslim, Zuhd
75, (2009).
5740 - Hz. Ebu Bekr radiyallahu anh anlatiyor: "Biz magarada iken musriklerin
ayaklarini goruyordum. Onlar bu sirada baslarimizin ustunde idiler.
"Ey Allah'in Resulu dedim, onlar ayaklarinin asagisina bir bakacak olsa bizi
mutlaka gorurler!" dedim. Bunun uzerine:
"Ey Ebu Bekr!" buyurdular, "Ucunculeri Allah olan iki kisi hakkinda ne zannediyorsun?"
Buhari, Fezailu'l-Ashab 2, Menakib 45, Tefsir, Beraet 1; Muslim, Fezailu's-Sahabe
1, (2381); Tirmizi, Tefsir, Tevbe, (3095).