|
|
|
KÜTÜB-İ
SİTTE HADİS-İ ŞERİFLERİ
5331 - Bir rivayette su ziyade mevcuttur: "Bir kul, Allah rizasi icin mutevazi
olur, alcalirsa Allah onu mutlaka yuceltir. Size bir hadis soyleyecegim, onu
iyi belleyin: "Dunya dort kisi icindir:
"Bir kul vardir, Allah kendisine mal ve ilim vermistir de kul, mali hususunda
Allah'tan korkmakta, (mal ve ilmi kullanarak) sila-i rahm yapmakta, (mal ve
ilimde) Allah'in hakki oldugunu bilmektedir; iste bu kimse en faziletli bir
makamdadir.
"Bir kul vardir. Allah ona ilim vermistir, mal vermemistir, ama iyi niyetlidir
ve "Malim olsaydi onu falan kisi gibi (hayirda) harcardim" der. Iste bu kimse
niyetindekini yapmis gibi sevaba nail olur, ikisi de esit sekilde ucrete konar.
"Bir kul vardir Allah ona mal vermistir, fakat ilim vermemistir. Malini cahilane
harcar. Mali hususunda Rabbinden korkmaz. (Cimriligi, cahilligi sebebiyle)
maliyla sila-i rahim yapmaz; malinda Allah'in da hakki oldugunu hic dusunmez.
Iste bu kimse, mertebelerin en dusugundedir.
"Bir kul vardir, Allah ona ne ilim ne de mal vermistir ama: "Eger malim olsaydi
onunla falan kimsenin yaptiklarini ben de yapardim" der. Bu da niyetiyle muamele
gorur. Niyet ettigi kimsenin vebalini aynen elde eder."
Tirmizi, Zuhd 17, (2326); Ibnu Mace, Zuhd 21, (4228).
5332 - Hz. Enes radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki:
"Kimin azusu ahiret olursa, Allah onun kalbine zenginliginden koyar ve islerini
derli toplu kilar, artik dunya ona hakir gelmeye baslar. Kimin hedefi de dunya
olursa, Allah iki gozunun arasina (dunyanin) fakirligini koyar, islerini de
darmadaginik eder. Netice olarak, dunyadan da eline, kendisine takdir edilmis
olandan fazlasi gecmez."
Tirmizi, Kiyamet 31, (2467).
5333 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam dediler ki:
"Allah Teala hazretleri soyle buyurdular:
"Ey ademoglu! Kendini ibadetime ver, gonlunu zenginlikle doldurayim, fakrini
kapayayim. Boyle yapmazsan ellerini mesguliyetle doldururum, fakrini da kapamam."
Tirmizi, Kiyamet 31, (2467); Ibnu Mace, Zuhd 2, (4107).
5334 - Yine Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Aleyhissalatu vesselam'a:
"Ey Allah'in Resulu dedik, senin yaninda iken kalplarimiz maneviyatta rikkate
gelip inceliyor, dunyaya karsi alakamiz kesiliyor ve ahireti sanki gormus
gibi oluyoruz. Yaninizdan ayrilinca ailemizle unsiyet edip cocuklarimizi kokladik
mi, onceki halimizi inkar ediyoruz, bunun sebebi nedir?"
Aleyhissalatu vesselam su cevabi verdi:
"Eger siz, ayrildiktan sonra da yanimdaki halinizi devam ettirseydiniz, melekler,
sizi evlerinizde ziyaret eder, yollarda sizinle musafahada bulunurdu. Eger
siz hic gunah islemeseydiniz, Allah sizi toptan yok eder, gunah isleyip istigfar
edecek yeni bir mahluk yaratir ve onlari magfiret ederdi."
Tirmizi, Cennet 2, (2528); Ibnu Mace, Siyam 48, (1752).
5335 - Seddad Ibnu Evs radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam buyurdular ki:
"Akilli kimse, nefsini muhasebe eden ve olumden sonrasi icin calisandir. Aciz
de, nefsini hevasinin pesine takan ve Allah'tan temennide bulunan kimsedir."
Tirmizi, Kiyamet 26, (2461).
5336 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam buyurdular ki: "Yedi seyden once amelde acele edin:
- Unutturucu fakirligi mi bekliyorsunuz?
- Tugyan ettirip azdirici zenginligi mi bekliyorsunuz?
- Ifsad edici hastaligi mi bekliyorsunuz?
- Aklinizi goturecek ihtiyarligi mi bekliyorsunuz?
- Ani olum mu bekliyorsunuz?
- Deccali mi bekliyorsunuz. Bu beklenen gaib bir serdir.
- Yoksa Kiyameti mi bekliyorsunuz? Kiyamet ise hepsinden kotu, hepsinden daha
acidir."
Tirmizi, Zuhd 4, (2308); Nesai, Cenaiz 123, (4, 4).
5337 - Hz. Huzeyfe radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki:
"Hamr (sarhos edici icki), gunahin her cesidinin kaynagidir. Kadin, seytanin
oltasidir, dunya sevgisi her cesit hatanin basidir."
Rezin tahric etmistir.
5338 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
(bir bayram namazinda kadinlar tarafina gecerek):
"Ey kadinlar cemaati! (Allah yolunda) sadakada bulunun, istigfari cok yapin.
Zira ben siz kadinlarin cehennemde cogunlugu teskil ettigini gordum" buyurdular.
Dinleyenlerden cesaretli bir kadin:
"Niye cehennemliklerin cogunu kadinlar teskil ediyor, neyimiz var?" diye sordu.
Aleyhissalatu vesselam:
"Agzinizdan kotu soz cok cikiyor ve kocalariniza karsi nankorluk ediyorsunuz.
Akli ve dini eksik olanlar arasinda akil sahibi erkeklere galebe calan sizden
baskasini gormedim!" dedi. O kadin tekrar:
"Ey Allah'in resulu! Akli ve dini eksik ne demek?" diye sorunca Aleyhissalatu
vesselam acikladi:
"Akli noksan tabiri, iki kadinin sahitliginin bir erkegin sahitligine denk
olmasini ifade eder. Dinlerinin eksik olmasi tabiri de onlarin (hayiz donemlerinde)
gunlerce namaz kilmamalarini, Ramazan ayinda oruc tutmamalarini ifade eder."
Buhari, Hayz 6, Zekat 44, Iman 21, Kusuf 9, Nikah 88; Muslim, Kusuf 17, (907),
Iman 132, (79); Nesai, Kusuf 17, (3, 147); Muvatta, Kusuf 2, (1, 187).
5339 - Hz. Ali radiyallahu anh demistir ki: "Tefekkur edilmeden yapilan kiraatte,
(beklenen) hayir yoktur. Fikih olmayan ibadette (cok) hayir yoktur. Fakihlerin
fakihi, halki Allah'in rahmetinden umitsizlige dusurmeyen ve Allah'in mekrinden
de emniyete salmayan ve insanlari Kur'an'dan baska seye ragbete sevketmeyen
kimsedir."
Rezin tahric etmistir.
5340 - Imam Malik'e ulastigina gore, Hz. Isa Ibnu Meryem aleyhisselam soyle
buyurmustur: "Allah'in zikri disinda cok kelam etmeyin, kalpleriniz katilasir.
Cunku kati kalp Allah'tan uzaktir, fakat bunu bilemezsiniz. Kendiniz efendiler
imiscesine insanlarin gunahlarina bakmayin, bilakis, kullar olarak kendi gunahlariniza
bakiniz. Cunku insanlar(in birkismi) belaya maruzdur, (birkismi afiyete mazhardir,
bela (imtihan) sahiplerine merhamet edin. Mazhar oldugunuz afiyete de hamd
edin."
Muvatta, Kelam 8, (2, 986).