|
|
|
KÜTÜB-İ
SİTTE HADİS-İ ŞERİFLERİ
491 - Hz. Aise'nin azadlisi Ebu Yunus anlatiyor: "Hz. Aise (radiyallahu anha),
kendisine bir mushaf yazmami emretti ve dedi ki: "Su ayete gelince bana haber
ver: "Namazlara ve bilhassa orta namazina devam edin" (Bakara, 238). Yazarken
bu ayete gelince ona haber verdim. Bana sunu imla ettirdi: "Namazlara ve orta
namazina ve ikindi namazina devam edin ve Allah icin yalvaranlar olarak eda
edin" (Bakara, 238). Hz. Aise (radiyallahu anha): "Ben bunu Resulullah'dan
isittim" dedi.
Muslim, Mesacid 207. (629); Ebu Davud, Salat 5, (410); Tirmizi, Tefsir, Bakara
2, (2986); Nesai, Salat 6, (1, 236); Muvatta, Salat 25, (1, 138-139).
492 - Amr Ibnu Rafi (radiyallahu anh)'nin anlattigina gore, "Hz. Hafsa (radiyallahu
anha)'ya bir mushaf yaziyormus. Hz. Hafsa (radiyallahu anha) kendisinden,onceki
hadiste -(Ebu Yunus'tan) Hz. Aise'nin- taleb ettigi hususu aynen taleb ettigini
anlatmistir."
Muvatta, Cma'a 25, (1, 139).
493 - Sakik Ibnu Utbe, Bera Ibnu'l-Azib (radiyallahu anhuma)'ten naklettigine
gore, demistir ki: "Once su ayet nazil oldu: "Namazlara ve bilhassa ikindi
namazina devam edin." Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bunu bize Allah'in
diledigi muddetce okudu. Sonra Allah bunu nashetti ve su ayeti indirdi: "Namazlara
ve bilhassa orta namazina devam edin." Sakik'in yaninda oturmakta olan bir
zat kendisine: "Oyle ise bu ikindi namazidir." Bera dedi ki: "Ben bu ayetin
nasil nazil oldugunu Allah'in nasil neshettigini sana haber verdim."
Muslim, Mesacid 208, (630).
494 - Imam Malik (rahimehumullah)'e ulastiginagore, Ali Ibnu Ebi Talib (radiyallahu
anh)'e Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma), Kur'an'da zikri gecen "orta namaz"a
(salatu'l-vusta) sabah namazi demislerdir.
Muvatta, Cema'a 28, (1, 137). Tirmizi, bu hadisi Ibnu Abbas ve Ibnu Omer'den
muallak (senetsiz) olarak zikretmistir. Tirmizi, Salat 133, (182).
495 - Zeyd Ibnu Sabit ve Hz. Aise (radiyallahu anhuma) "Orta namazi, oglen
namazidir" derlerdi.
Muvatta, Cema'a 27, (1, 139); Tirmizi, Salat 133, (182); Ebu Davud, Salat
5, (411).
496 - Ebu Davud'un Zeyd (radiyallahu anh)'den kaydettigine gore, Hz. Resulullah
(aleyhissalatu vesselam) ogle namazini zevalden sonra sicagin en siddetli
oldugu saatte kilardi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in kildigi namazlar
icinde ashabina en zor geleni bu namaz idi. Bunun uzerine su ayet nazil oldu:
"Namazlara ve orta namazina devam edin." Zeyd devamla dedi ki: "(Orta namazi,
oglen namazidir, zira) bundan once iki namaz var (birisi geceden -yatsi-,
digeri gunduzden -sabah-), ondan sonra da iki namaz var (biri gunduzden -ikindi-
digeri geceden -aksam-)".
Ebu Davud, Salat 5, (411).
497 - Abdullah Ibnu'z-Zubeyr (radiyallahu anh) anlatiyor: "Hz. Osman (radiyallahu
anh)'a, Bakara suresinde gecen: "Sizden zevceler (ini geride) birakip olecek
olanlar eslerinin (kendi evlerinden) cikarilmayarak yilina kadar faidelenmesini
(bakilmasini) vasiyyet etsinler" (Bakara 240), ayeti diger bir ayetle (Bakara,
234) neshedildigi halde nicin bu mensuh ayeti de Kur'an-i Kerim'e yaziyorsunuz?"
diye sordum. Bana su cevabi verdi: "Ey kardesim oglu bu ayeti terk mi edelim,
(bunu mu soyluyorsun)? Hayir, ben hicbir seyi yerinden oynatmam."
Buhari, Tefsir, Bakara, 2, 45.
498 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalatu
vesselam) soyle buyurdular: "Her seyin bir serefi var. Kur'an-i Kerim'in serefesi
de Bakara suresidir. Bu surede bir ayet vardir ki, Kur'an ayetlerinin efendisidir:
"Ayetu'l-Kursi".
Tirmizi, Sevabu'l-Kur'an 2, (2881).
499 - Ubey Ibnu Ka'b (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) bana: "Ey Ebu'l-Munzir, Allah'in Kitabindan ezberinde bulunan hangi
ayetin daha buyuk oldugunu biliyor musun?" diye sordu. Ben: "O Allah ki, O'ndan
baska ilah yoktur, O, Hayy'dir, Kayyum'dur (yani diridir her seyekiyam saglayandir"
(Bakara, 225) -ki buna Ayet'u'l-Kursi denir- dedim. Gogsume vurdu ve: "Ilim
sana mubarek olsun ey Ebu'l-Munzir!" dedi."
Muslim, Musafirin 258, (810); Ebu Davud, Vitr, 17, (Salat 325, (1460).
500 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
beni Ramazan zekatini muhafazaya tayin etmisti. Derken kara bir adam gelerek
zahireden avuc avuc almaya basladi. Ben derhal kendisini yakaladim ve: "Seni
Resulullah(aleyhissalatu vesselam)'a cikaracagim" dedim. Bana: "Ben fakir
ve muhtac bir kimseyim, ustelik uzerimde bakmak zorunda oldugum coluk-cocuk
var, ihtiyaclarim cidden coktur, siddetlidir" dedi. Ben de onu saliverdim.
Sabah olunca Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam):
-Ey Ebu Hureyre! Dun aksamki esirini ne yaptin? diye sordu. Ben:
-Ey Allah'in Resulu: Bana siddetli ihtiyacindan ve coluk-cocuktan dert yandi.
Bunun uzerine ona aciyarak saliverdim, dedim. Resulullah (aleyhissalatu vesselam):
-Ama o sana muhakkak yalan soyledi. Haberin olsun, o tekrar gelecek! buyurdu.
Bu sozunden anladim ki, herif tekrar gelecek. Binaenaleyh onu beklemeye basladim.
Derken yine geldi ve zahireden avuclamaya basladi. Ben de derhal yakaladim
ve: "Seni mutlaka Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a cikaracagim" dedim.
Yine yalvararak: "Beni birak, gercekten cok muhtacim, uzerimde coluk-cocuk
var, bir daha yapmam" dedi. Ben yine acidim ve saliverdim.
Ertesi gun Resulullah (aleyhissalatu vesselam):
-Ey Ebu Hureyre, dun geceki esirini ne yaptin? diye sordu. Ben:
-Ey Allah'in Resulu, bana ihtiyacindan coluk-cocugundan dert yandi. Ben de
acidim ve saliverdim, dedim. "Ama" dedi, Resulullah: "O yalan soyledi fakat
yine gelecek."
Ucuncu sefer yine gozetledim. Yine geldi ve zahireden avuc avuc almaya basladi.
Onu yine yakalayip:
-Seni mutlaka Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'e goturecegim. Bu ucuncu
gelisin, ustelik sikilmadan baska gelmeyecegim deyip yine de geliyorsun, dedim.
Yine bana rica ederek soyle soyledi: "Birak beni, sana birkac kelime ogreteyim
de Allah onlarla sana fayda ulastirsin". Ben:
-Nedir bu kelimeler soyle! dedim. Bana dedi ki:
-Yataga girdin mi Ayetu'l-Kursi'yi sonuna kadar oku. Bunu yaparsan Allah senin
uzerine muhafiz bir melek diker, sabah oluncaya kadar sana seytan yaklasamaz
dedi. Ben yine acidim ve serbest biraktim.
Sabah oldu, Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Dun aksamki esirini ne yaptin?"
diye sordu. Ben:
-Ey Allah'in Resulu, bana birkac kelime ogretecegini, bunlarla Allah'in bana
faide ihsan buyuracagini soyledi, ben de kendisini yine serbest biraktim,
dedim. Resul-i Ekrem (aleyhissalatu vesselam):
-Neymis onlar? dedi. Ben:
-Efendim, dosegine uzandigin vakit Ayetu'l-Kursi'yi basindan sonuna kadar
oku. (Bunu okursan) Allah'in koyacagi bir muhafiz uzerinden eksik olmaz ve
ta sabaha kadar seytan sana yaklasmaz! dedi, cevabini verdim.
Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bunun uzerine: "(Bak hele!) o koyu bir
yalanci oldugu halde, bu sefer dogru soylemis. Ey Ebu Hureyre! Uc gecedir
kiminle konustugunu biliyor musun?" dedi. Ben:
-Hayir! cevabini verdim.
-O bir seytandi buyurdular.
Buhari, Vekale 10.