|
|
|
KÜTÜB-Ý
SÝTTE HADÝS-Ý ÞERÝFLERÝ
1811 - Hz. Abdullah Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor:
"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) seferde iken gece olunca su duayi okurdu:
"Ey arz, benim de senin de Rabbimiz Allah'tir. Senin de, (sende bulunanlarin
da sende yaratilmis olanlarin da, senin uzerinde yuruyenlerin de serrinden
Allah'a siginirim. Arslanin, iri yilanin, yilanin, akrebin ve bu beldede ikamet
eden (insilerin ve cinni)lerin, Iblis'in ve Iblis neslinin serrinden de Allah'a
siginirim."
Ebu Davud, Cihad 80, (2603).
1812 - Havle Bintu Hàkim (radiyallahu anh ) anlatiyor:
"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) efendimiz buyurmuslardir ki: "Kim bir
yerde konakladigi zaman su duayi okursa, oradan ayrilincaya kadar ona hicbir
sey zarar vermez: "Euzu bi-kelimatillahi't-tammat min serri ma halaka. (Allah'in
eksiksiz, mukemmel kelimeleri ile, yarattiklarinin serrinden AIlah'a siginiyorum.)"
Muslim, 54, (2708); Muvatta, Isti'zan 34 (2, 978); Tirmizi, Daavat 41, (3433).
UZUNTU VE TASA HALINDE DUA
1813 - Hz. Sa'd (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdular ki: "Baligin karninda iken, Zu'n-Nun'un yaptigi dua su idi: La
ilahe illa ente subhaneke inni kuntu mine'z-zalimin. (Allahim! Senden baska
ilah yoktur, seni her cesit kusurlardan tenzih edirim. Ben nefsime zulmedenlerdenim.)"
Bununla dua edip de icabet gormeyen yoktur."
Tirmizi, Daavat 85. (3500).
1814 - Hz. Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalatu
vesselam) uzuntu sirasinda su duayi okurdu: "Halim ve azim. olan Allah'tan
baska ilah yoktur. Buyuk Ars'in Rabbi olan Allah'tan baska ilah yoktur. Kiymetli
Ars'in Rabbi, arzin Rabbi, Semavat'in Rabbi olan Allah'tan baska ilah yoktur."
Buhari, Daavat 27, Tevhid 22, 23; Muslim, Zikr 83, (2730); Tirmizi, Daavat
40, (8431); Ibnu Mace, Dua 17, (3883).
1815 - el-Hudri (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
bir gun Mescid'e girdi. Orada Ensar'dan Ebu Umame (radiyallahu anh) denen
kimse ile karsilasti. Ona:
"Ey Ebu Umame, nicin seni namaz vakti disinda Mescid'de oturmus goruyorum?"
diye sordu.
"Pesimi birakmayan bir sikinti ve borclar sebebiyle ey Allah'in Resulu" diye
cevap verdi. Bunun uzerine Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam):
"Sana bazi kelimeler ogreteyim mi? Bunlari okursan, Allah, senden sikintini
giderir ve borcunu oder."
"Evet, ey Allah'in Resulu, ogret!" dedim.
"Oyleyse, dedi, aksama ciktin mi sabaha erdin mi su duayi oku: "AIlahim uzuntuden
ve kederden sana siginirim. Aczden ve tembellikten sana siginirim, korkakliktan
ve cimrilikten sana siginirim. Borcun galebe caImasindan ve insanlarin kahrindan
sana siginirim."
(Ebu Umame) der ki: "Ben bu duayi yaptim, Allah benden gamimi giderdi, borcumu
odedi."
Ebu Davud, Salat 367, (1555).
1816 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Hz. Fatima (radiyallahu
anha) Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek bir hizmetci taleb etmisti.
Resulullah ona:
"Su duayi oku(man senin icin hizmetci edinmenden daha hayirli)" dedi:
"Allahim! Sen yedi semanin Rabbi, Ars-i Azam'in Rabbisin. Sen bizim Rabbimiz
ve herseyin Rabbisin. Tevrat, Incil ve Furkan'i indiren, tohum ve cekirdekleri
acansin. Her seyin serrinden sana siginiyorum. Her seyin alnindan yapismissin
(dizginleri senin elindedir). Evvel sensin, senden once bir sey yoktur. Ahir
sensin, senden sonra da bir sey kalmayacak. Sen zahirsin, senin ustunde bir
sey mevcut degildir. Sen batinsin, senin disinda bir sey yoktur. Benim borcumu
ode, beni fukaraliktan kurtar, zengin kil."
Tirmizi, Daavat 68, (3477); Ibnu Mace, Dua, 2 (3831).
1817 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i
bir sey uzecek olsa su duayi okurdu: "Ya Hayyu ya Kayyum, birahmetike estagisu.
(Ey diri olan, ey Kayyum olan Rabbim rahmetin adina yardimini talep ediyorum)."Ve
keza soyle derdi: "Elizzu bi-ya-ze'l-celali ve'l-Ikram." (Ya ze'l-celali ve'l-ikram)i
devamli soyleyin!
Tirmizi Daavat 99, (3522).
1818 - Esma Bintu Umeys (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) bana: "Sana sikinti zamaninda okuyacagin bir duayi ogreteyim mi?"
diye sordu ve su duayi soyledi: "Allahu, Allahu Rabbi la usriku bihi sey'en.
(Rabbim Allah'tir, Allah! Ben ona hicbir seyi ortak kosmam!)"
Ebu Davud, Salat 361, (1525), Ibnu Mace, Dua 17, (3882).
1819 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) demistir ki: "Kimin sikintisi artarsa
su duayi okusun:
"Allahim ben senin kulunum, kulunun ogluyum, cariyenin ogluyum, senin avucunun
icindeyim, alnim senin elinde. Hakkimdaki hukmun caridir. Kazan ne olursa
hakkimda adalettir. Kendini tesmiye ettigin veya kitabinda indirdigin veya
nezdinde mevcut gayb hazinesinden sectigin, sana ait her bir isim adina senden
Kur'an'i kalbimin bahari, sikinti ve gamlarimin atilma vesilesi kilmani dilerim."
Bu duayi okuyan her kulun gam ve sikintisini Allah gidermis, yerine ferahlik
vermistir."
Mecmau'z Zevaid'de (10, 136) mevcuttur. Hakim'in Mustedrek'inde de (1,509)
kaydedilmis.
HAFIZAYI GUCLENDIRME DUALARI
1820 - Hz. Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Hz. Ali Ibnu Ebi Talib
(radiyallahu anh) Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek: "Annem ve
babam sana kurban olsun, su Kur'àn gogsumde durmayip gidiyor. Kendimi onu
ezberleyecek gucte goremiyorum" dedi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
ona su cevabi verdi: "Ey Ebul-Huseyin! (Bu meselede) Allah'in sana faydali
kilacagi, ogrettigin takdirde ogrenen kimsenin de istifade edecegi, ogrendiklerini
de gogsunde sabit kilacak kelimeleri ogreteyim mi?"
Hz. Ali (radiyallahu anh): "Evet, ey Allah'in Rasulu, ogret bana!" dedi. Bunun
uzerine Hz. Peygamber su tavsiyede bulundu:
"Cuma gecesi (persembeyi cumaya baglayan gece) olunca, gecenin son ucte birinde
kalkabilirsen kalk. Cunku o an (meleklerin de hazir bulundugu) meshud bir
andir. O anda yapilan dua mustecabtir. Kardesim Yà'kub da evlatlarina soyle
soyledi: "Sizin icin Rabbime istigfàr edecegim, hele cuma gecesi bir gelsin."
Eger o vakitte kalkamazsan gecenin ortasinda kalk. Bunda da muvàffàk olamazsan
gecenin evvelinde kalk. Dort rek'àt namaz kil. Birinci rek'atte, Fatiha ile
Yà-sin suresini oku, ikinci rek'atte Fatiha ile Ha-mim, ed-Duhan suresini
oku, ucuncu rek'atte Fatiha ile Eliflam-mim Tenzilu's-secde'yi oku, dorduncu
rek'atte Fatiha ile Tebareke'l-Mufassal'i oku. Tesehhudden bosaldigin zaman
Allah'a hamdet, Allah'a senayi da guzel yap, bana ve diger peygamberlere salat
oku, guzel yap. Mu'min erkekler ve mu'min kadinlar ve senden once gelip gecen
mu'min kardeslerin icin istigfar et. Sonra butun bu okudugun dualarin sonunda
su duayi oku:
"Allahim, bana gunahlari, beni hayatta baki kildigin muddetce ebediyen terkettirerek
merhamet eyle. Bana faydasi olmayan seylere tesebbusum sebebiyle bana aci.
Seni benden razi kilacak seylere husn-i nazar etmemi bana nasib et. Ey semavat
ve arzin yaraticisi olan celal, ikram ve dil uzatilamayan izzetin sahibi olan
Allahim. Ey Allah! ey Rahman! celalin hakki icin, yuzun nuru hakki icin kitabini
bana ogrettigin gibi hifzina da kalbimi icbar et. Seni benden razi kilacak
sekilde okumami nasib et. Ey semavat ve arzin yaraticisi, celalin ve yuzun
nuru hakki icin kitabinla gozlerimi nurlandirmani, onunla dilimi acmani, onunla
kalbimi yarmani, gogsumu ferahlatmani, bedenimi yikamani istiyorum. Cunku,
hakki bulmakta bana ancak sen yardim edersin, onu bana ancak sen nasib edersin.
Herseye ulasmada guc ve kuvvet ancak buyuk ve yuce olan Allah'tandir. " Ey
Ebu'l-Hasan, bu soyledigimi uc veya yedi cuma yapacaksin. Allah'in izniyle
duana icabet edilecektir. Beni hak uzere gonderen Zat-i Zulcelal'e‚ yemin
olsun bu duayi yapan hicbir mu'min icabetten mahrum kalmadi."
Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) der ki: "Allah'ayemin olsun, Ali (radiyallahu
anh) bes veya yedi cuma gecti ki Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a ayni
onceki mecliste tekrar gelerek:
"Ey Allah'in Resulu! dedi, gecmiste dort bes ayet ancak ogrenebiliyordum.
Kendi kendime okuyunca onlar da (aklimda durmayip) gidiyorlardi. Bugun ise,
artik 40 kadar ayet ogrenebiliyorum ve onlari kendi kendime okuyunca Kitabullah
sanki gozumun onunde duruyor gibi oluyor. Eskiden hadisi dinliyordum da arkadan
bir tekrar etmek istedigimde aklimdan cikip gidiyordu. Bugun hadis dinleyip
sonra onu bir baskasina istedigimde ondan tek bir harfi kacirmadan anlatabiliyorum.
Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bu soz uzerine Hz. Ali (radiyallahu anh)'ye:
"Ey Ebu'l-Hasan! Kabenin Rabbine yemin olsun sen mu'minsin!" dedi."
Tirmizi, Daavat 125, (3565).