|
|
|
KÜTÜB-İ
SİTTE HADİS-İ ŞERİFLERİ
1051 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Musrikler, bir musrikin
cesedini parayla satin almak istediler. Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
bunun para ile satilmasina karsi cikti."
Tirmizi, Cihad 35,(1715).
EMAN VE SULH
1052 - Osman Ibnu Ebi Hazim, babasi vasitasiyla dedesi Sahr (radiyallahu anh)'dan
rivayet ediyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Taif'e karsi gazveye
cikmisti. Sahr bunu isitir isitmez, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a
imdad etmek uzere bir grup atliyla hareket etti. Ancak, Resulullah (aleyhissalatu
vesselam)'i fetih yapmadan geri donmus buldu. Sahr, o gun Allah'a yemin ederek:
"Su Kasr, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)in hukmune boyun egmedikce kusatmayi
kaldirmayacagim" dedi ve oradan ayrilmadi. Nihayet iceridekiler Resulullah
(aleyhissalatu vesselam)'in hukmune boyun egdiler. Sahr, Resulullah (aleyhissalatu
vesselam)'a soyle yazarak durumu bildirdi: "Emmaba'd: Ey Allah'in Resulu!
Sakif senin hukmune boyun egmistir. Ben, onlari suvariler arasinda getiriyorum."
Resulullah (aleyhissalatu vesselam) "Es-salatu Camiatun" diye nida edilmesini
emretti. Kahraman (yani Sahr) icin: "Rabbim, su kahramana atlarini, adamlarini
mubarek kil!" diye on kere dua etti.
Derken halktan bir grup Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in yanina geldi.
Mugire Ibnu Su'be soz alip: "Ey Allah'in Resulu! Sahr, halami yakaladi. Halbuki
halam Muslumanlarin girdigi seye (imana) girmisti" dedi. Resululah (aleyhissalatu
vesselam) onlari cagirip:
"- Ey Sahr, bir kavm Musluman oldu mu, artik kanlarini da mallarini da korumus
olurlar. Mugire'ye halasini iade et!" dedi. O da kadini ona iade etti.
Sahr, Beni Suleym'e ait olan bir suyu Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'den
istedi. Beni Suleym, Islam'dan kacarak bu suyu terketmisti. Sahr: "Ey Allah'in
Resulu, beni ve kavmimi oraya yerlestir!" dedi. Resulullah (aleyhissalatu
vesselam): "Pekala!" dedi ve onu oraya yerlestirdi:
Sonra Suleymiler Musluman oldular ve Sahr'a gelip suyu kendilerine iade etmesini
soylediler. Sahr, buna imtina edince Suleymiler, Resulullah (aleyhissalatu
vesselam)'a basvurdular:
"- Ey Allah'in Resulu, biz Musluman olduk, suyumuzu iade etmesi icin Sahrgeldik.
O imtina edip vermedi" dediler. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Sahr'i
cagirtti. Gelince:
" Ey Sahr, bir kavm Musluman olunca mallarini ve kanlarini korurlar, bunlara
sularini geri ver!'' diye emretti. Sahr:
"- Basustune ey Allah'in Resulu!" dedi.
Ravi der ki: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in yuzunun bu sirada
suyu Sahr'dan geri almaktan duydugu haya sebebiyle genc kizin yuzu gibi kizardigini
gordum."
Ebu Davud, Harac 36, (3067).
1053 - Zeyd Ibnu Abdillah anlatiyor: "Biz Basra'daMirbed denen yerde idik.
Saclari daginik, bir adam geldi, elinde kirmizi renkli bir deri parcasi vardi.
Kendisine: "- Koylusun galiba." dedik.
"- Evet!" dedi.
"- Elindeki su deri parcasini bize ver (de ne var bir bakalim)!" dedik.
Hemen alip icindekini okuduk. Su yazili idi: "Allah'in Resulu Muhammed'den
Beni Zuheyr Ibnu Kays . Siz, sayet Allah'tan baska ilah olmadigina ve Muhammed'in
Allah'in elcisi olduguna sehadet eder, namaz kilar, zekat verir, ganimetten
beste biri, Peygamberin hissesini ve safiyy payi'ni eda ederseniz, sizler
Allah ve Resulu'nun emaniyla emniyette olursunuz.
Biz: "Bu mektubu size kim yazdi?" diye sorduk. "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam)!" dedi.
Ebu Davud, Harac 21, (2999); Nesai, Fey 1, (7,134).
1054 - Amir Ibnu Sehr (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) (peygamber olarak ortaya) ciktigi zaman, Hamdan kabilesi bana: "Gidip
su adam hakkinda arastirip bize haber getirebilir misin? Sayet bizim adimiza
memnun kalirsan biz de onu kabul ederiz, sayet begenmedigin bir husus olursa
biz de reddederiz" dediler. Ben de: "Pekala!" dedim.
Yola cikip Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'in yanina kadar geldim.
(Gordum, inceledim ve) memnun kaldim. Kavmim de Musluman oldu. Resulullah
(aleyhissalatu vesselam), Umeyr Zi Merran'a su mektubu yazdi."
Ravi devamla der ki: Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Malik Ibnu Mirare
er-Rehavi'yi Yemen'in tamamina (elci olarak) yolladi. Akk Zu Hayvan Musluman
oldu."
Ravi devamla der ki: "Akk'a: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a git, koyun
ve malin icin kendisinden eman al" dendi. O da hemen Resulullah (aleyhissalatu
vesselam)'a geldi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kendisine su eman mektubunu
yazdi:
"Bismillahirrahmanirrahim, Allah'in Resulu Muhammed'den Akk Zu Hayvan'a: "Eger
arazisinde, malinda, kolesinde (Islam'a) sadik kalirsa, kendisine eman vardir,
Allah'in ve Allah'in Resulu Muhammed'in garantisi vardir. Bu emani Halid Ibnu
Said Ibni'1-As yazdi."
Ebu Davud, Harac 27, (3027).
1055 - Ka'b Ibn Malik (radiyallahu anh) anlatiyor: "Ka'b Ibnu'l-Esref, Resulullah
(aleyhissalatu vesselam)'in aleyhine hicviyeler duzuyor ve bunlarla Kureys
kafirlerini, ona karsi tahrik ediyordu. Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
Medine'ye hicretle geldigi zaman, sehrin ahalisi kozmopolitti: Bir kismi Musluman,
bir kismi putlara tapan musrik, bir kismi da Yahudi idi. Yahudiler, Resulullah
(aleyhissalatu vesselam) ve ashabina rahatsizlik veriyorlardi. Cenab-i Hakk,
Resulu'ne (aleyhissalatu vesselam) sabir ve af emrediyordu. Allah su ayeti
onlar hakkinda inzal buyurmus idi. (mealen): "Hic suphesiz, sizden once kitap
verilenlerden ve Allah'a es kosanlardan cok uzucu sozler isiteceksiniz. Sabreder
ve Allah'a karsi gelmekten sakinirsaniz bilin ki, bu uzerinizde sebat edilecek
islerdendir" (Al-i Imran 186).
Ka'b Ibnu'l-Esref, Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'e ceza vermekten
bir turlu vazgecmiyordu. Sonunda Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Sa'd
Ibnu Mu'az (radiyallahu anh)'a, onu oldurecek birini yollamasini emretti.
Onu Muhammed Ibnu Mesleme (radiyallahu anh) oldurdu. Ka'b oldurulunce, Yahudiler
ve musrikler cok korktular. Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek:
"Arkadasimizi geceleyin kapisini calarak oldurduler" dediler. Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) onlara Ka'bu'l-Esrefin gecmiste soylediklerini hatirlatti. Sonra
da hepsini kendisiyle onlar arasinda yapilacak ve (serirlerin uyarak sikintilari)
sona erdirecek bir antlasma imzalamaya cagirdi. Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) onlarla kendisi ve butun Muslumanlar arasinda muteber olacak yazili
bir antlasma yapti."
Ebu Davud, Harac 22, (3000).
1056 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam), Necranlilarla iki bin takim elbise uzerine sulh yapti. Yarisini
Safer ayinda, yarisini da Recep ayinda Muslumanlara teslim edeceklerdi. Ayrica
gazvede kullanmak uzere ariyeten otuz zirh, otuz at, otuz deve ve her cesit
silahtan otuzar aded vereceklerdi. Muslumanlar, bunlari, Yemen'de ihanetli
bir harb oldugu takdirde Necranlilardan alip kullanacaklar, sonra iade edeceklerdi.
Buna mukabil Muslumanlar da Hiristiyan mabedlerini yikmayacaklar, dini-ilmi
reislerine dokunmayacaklar, bir hadise cikarmayip yahut da faiz yemedikleri
muddetce dinlerinde rahatsiz etmeyeceklerdi."
Ebu Davud, Harac 30, (3041).
1057 - Ziyad Ibnu Hudeyr anlatiyor: "Hz. Ali (radiyallahu anh) buyurdu ki:
"Eger sag kalirsam, Beni Taglib Hiristiyanlarinin eli kilinc tutanlarini oldurup,
cocuklarini esir edecegim. Cunku Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in onlarla
yaptigi antlasmayi elimle bizzat yazdim: "Cocuklarini Hiristiyanlastirmayacaklari"
sarti vardi. "
Ebu Davud, Harac (30, 40).
1058 - Irbaz Ibnu Sariye es-Sulemi (radiyallahu anh) anlatiyor:"Resulullah
(aleyhissalatu vesselam)'la Hayber Kalesi'ne indik. Beraberinde baska bircok
Musluman da vardi. Hayber'in sahibi (lideri) cebbar, mutekebbir birisi idi.
Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek:
"- Ey Muhammed! Sizin eseklerimizi kesmeye, meyvelerimizi yemeye, kadinlarimizi
dovmeye hakkiniz mi var?" dedi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bu sozlere
ofkelenerek emretti:
"Ey Ibnu Avf merkebine bin ve soyle nida et: "Haberiniz olsun, cennet sadece
mu'minlere helaldir, namaz kilmak uzere toplanin!"
Ravi, devamla, der ki: "Cemaat toplandi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
onlara namaz kildirdi. Sonra da kalkip sunlari soyledi:
" Sizden biri, (rahat) koltuguna kurulup, Allah'in sadece su Kur' an'da yazdiklarini
mi haram ettigini saniyor? Haberiniz olsun, vallahi ben (Allah'in yasaklarini)
duyurdum, (Kur'an'da olmayan hayirlar) emrettim, bircok seylerden sizleri
yasakladim; bunlar, Kur'an in bir misli kadar ve belki de daha coktur. Allah
Teala hazretleri, Ehl-i Kitab'in evlerine izinsiz girmenizi helal kilmamistir.
Kadinlari dovmenizi, borclarini (olan cizyeyi) verdikten sonra meyvelerini
yemenizi de helal kilmamistir."
Ebu Davud, Harac 33, (3050).
1059 - Cuheyneli bir adam anlatmistir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdu ki:
" Sizler muhtemelen bir kavimle savasip onlara galebe calacaksiniz. Onlar
mallariyla kendilerini ve cocuklarini size karsi koruyacaklar. "
Said (Ibnu Mansur) rivayetinde der ki: "Sizinle belli sartlarla sulh yaparlar."
(Bu cumleden sonra Musedded ve Said Ibnu Mansur su ifadede) ittifak ederler:
"..Artik onlardan (sulh sirasinda belirlenenden) baska bir sey alamazsiniz,
zira bu size yakismaz."
Ebu Davud, Harac 33, (3051).
1060 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) soyle buyurdular:
"Muslumanlar arasinda, harami helal, helali de haram etmedikce sulh caizdir."
Yine buyurdular ki: "Muslumanlar harami helal, helali de haram etmedikce kabul
etmis bulunduklari sartlara uyarlar."
Ebu Davud,Akdiye 12, (3394); Tirmizi, Ahikam 17, (1352).