|
|
|
KÜTÜB-İ
SİTTE HADİS-İ ŞERİFLERİ
1031 - Ebu Said (radiyallahu anh)'in bu rivayeti bir bask vecihte soyledir:
"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Beni Lihyan'a bir mufreze gonderdi. (Bunu
tertiplerken) soyle demisti: "Her iki kisiden biri (orduya katilmak uzere)
ciksin!"
Resulullah (aleyhissalatu vesselam), sonra oturanlara: "Sizden kim, gidenin
ailesine ve malina iyi sekilde nezaret eder, hami olursa, ona gidenin sevabinin
yarisi eksiksiz verilir" buyurdu.
Ebu Davud, Cihad 21, (2510).
1032 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Ben bir seriyyeye katilmistim.
Askerler (bir ara) bir firarda bulundu, ben de onlar arasinda idim. Oradan
uzaklasinca: "Simdi ne yapacagiz, cihaddan kactik, Allah'in gazabiyla donuyoruz"
diye muzakere ettik. Sonunda: "Medine'ye girelim, bizi kimse gormez" diye
dusunduk.
Ancak Medine'ye varinca: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gidip, kendimizi
arzederek, bizim icin bir tevbe imkani varsa onu yerine getirsek, yoksa geri
gitsek" diye kararlastirdik. Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a ugrayip
"Biz firarileriz!" dedik. Bize yaklasarak:
" -Hayir siz, firariler degil, savasa tekrar donmek uzere manevra yapmis kisilersiniz"
buyurdu. Kendisine yaklastik, mubarek ellerinden optuk. Bize: "Ben Muslumanlarin
ilticagahiyim" dedi."
Ebu Davud, Cihad 106 (2647); Tirmizi, Cihad 36, (1716)].
1033 - Necdet Ibnu Amir el-Haruri'den rivayet edildigine gore, Ibnu Abbas
(radiyallahu anhuma)'a yazarak bes haslet hakkinda sormustur.
- Resulullah (aleyhissalatu vesselam) gazveye cikarken kadinlari da alir miydi?
- Kadinlara ganimetten pay ayirir miydi?
- Savas sirasinda cocuklari oldurur muydu?
- Yetimin yetimligi ne zaman kalkar?
- Hums (ganimetin beste biri) kimler icindi?
(Ravilerden Yezid Ibnu Hurmuz der ki:) Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma), (mektubu
yazarken soyle) dedi: "Bir ilmi gizleme durumuna dusmus olmasaydim asla cevap
vermezdim." Sonra su cevabi yazdi: "Bana yazip "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam)'in gazveye kadinlari da goturup goturmedigini" sordun. Evet, kadinlari
gazveye gotururdu. Onlar yaralilari tedavi ederlerdi. Kendilerine de ganimetten
bir seyler verilirdi.Hisseye gelince, kadinlara belli bir hisse ayrilmazdi.
Resulullah (aleyhissalatu vesselam) gazve sirasinda cocuklari oldurmezdi.
Oyle ise onlari sen de oldurme.
Yine sen bana yazip: "Yetimin yetimligi ne zaman kalkar?" diye soruyorsun.
Kasem olsun kisi vardir, sakali ciktigi (buluga erdigi) halde hakkini almaktan
hala acizdir.Oyle ise kendisi icin, baskalarinin aldiginin iyisinden alan
kimseden yetimlik kalkar.
Yine sen bana yazip "humstan kimlere verilecegini" soruyorsun. Ben: "Bu bize
aittir" demistim. Ancak kavmimiz bunu bize vermekten imtina etti."
Muslim, Cihad 137, (1812); Tirmizi, Siyer 8, (1556); Ebu Davud, Cihad 152,
(2727 ,2728).
1034 - Ummu Atiyye (radiyallahu anha) anlatiyor: "Ben Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) ile birlikte yedi ayri gazveye ciktim. Ordugahlarda ben geride kalir,
askerlere yemek yapar, yaralilari tedavi eder, hastalara bakardim."
Muslim, Cihad 142, (1812).
1035 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) bizi (bir tecziye vazifesi ile Mekke'ye) gonderdi ve (Kureys'ten
iki kisinin ismini vererek): "Falanca ve falancayi yakalayabilirseniz onlari
ateste yakin"dedi. (Hazirliklari bitirip) tam Medine'den ayrilacagimiz sirada
(bizi cagirtarak): "Ben size falan ve falani yakmanizi emretmistim. (Sonra
dusundum ki) atesle yakma cezasini vermek Allaha aittir. Onlari yakalarsaniz
oldurun. "
Buhari, Cihad 149; Ebu Davud, Cihad 122,(2674); Tirmizi, Siyer 20, (1571).
1036 - Urve, Hz. Usame Ibnu Zeyd (radiyallahu anhuma)'den naklen anlatiyor:
"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bana: "Ubna'ya sabahleyin baskin yap
ve yak" dedi." Ebu Mushir'e soruldu. Ubna nedir?
"- Evet, haklisiniz dedi, bunu biz daha iyi biliriz. O, (bildigimiz) Filistin'deki
Yubna'dir." Ubna veya Yubna, Filistin'de, Askalan ile Ramle arasinda bir yerin
adidir."
Ebu Davud, Cihad 90, (2616).
1037 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam): "Sizden iki kisi kavga edecek olursa, yuze vurmaktan kacinsinlar"
buyurdu."
Buhari, Itk 20; Muslim Bir 117, (2613).
1038 - Ibnu Ya'la anlatiyor: "Abdurrahman Ibnu Halid Ibnu Velid ile birlikte
gazveye ciktik. Bize, dusmandan, izbandut gibi dort tanesini yakalayip getirdiler.Derhal
oldurulmelerini emretti ve hemen ok atilarak oldurulduler. Bu haber Ebu Eyyub
el-Ensari (radiyallahu anh)'ye ulasti. O sunu soyledi: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) bu cesit oldurmeyi yasakladi. Nefsimi kudret elinde tutan Zat-i
Zulcelal'e kasem olsun, (degil insan) bir tavuk bile olsa onu oldurucu atislar
icin hedef kilmayiz." Ebu Eyyub'un bu sozu Abdurrahman'a ulasinca dort kole
azad etti."
Ebu Davud, Cihad 129, (2687).
1039 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) buyurdular ki: "Oldurme hususunda insanlarin en iffetlisi iman ehlidir."
Ebu Davud, Cihad 120, (2666).
1040 - Abdullah Ibnu Yezid el-Ensari (radiyallahu anh) der ki: "Resulullah
(aleyhissalatu vesselam) nuhba (arsizlikla alma) ve musle'yi yasakladi."
Buhari, Mezalim 30, Zebaih 25.