Kudüm; gelmek, varmak, ulaşmak manalarına gelir.
"Tavaf" ise, bir şeyin etrafında dolaşmak,
ziyaret etmek Kâbe'nin etrafımda yedi defa dolaşmak demektir
(İbnü'l-Manzûr, Lisanü'l-Arab, Beyrut 1388/1968, IX, 225 vd.;
Râgıb el-İsfahânî, el-Müfredât, İstanbul 1986,
s.462).
Kâbe'nin güney tarafında bulunan Hacer-i Esved (siyah
taş) tavaf için başlangıç işareti kabul edilerek,
tavafa bu taşın bulunduğu köşeden
başlanır. Kâbe sol tarafa alınıp, Kâbenin kapısına
doğru gidilerek, etrafı dolaşılır. Hacer-i
Esved'in hizasına her gelişte mümkünse öpülür, değilse
selamlanır. Bu dolaşmaların her birine
"şavt" denir.
Kudüm tavafı ise, beş çeşit tavaftan biri olup,
Mekke-i Mükerremenin dışından hac etmek için gelen
müslümanların, bu mübarek şehre vardıklarında
yaptıkları tavaftır. Bu tavaf, afâkî, yani
"mikat" denilen ve hac niyetiyle ihrama girilen özel
mahallerin bir çizgi ile birleştirilmesinden meydana gelen
dairenin dışında kalan başka şehir ve
ülkelerden Mekke-i Mükerreme'ye gelen hacı adayları için
sünnettir. Diğer adları "tavaf-ı lika veya
tavaf-ı tahiyye (kavuşma veya selamlama
tavafı)"dır. (Es-Serahsî, el-Mebsût, Beyrut t.s., s.11,
IV, 34; Bilmen, Ömer Nasuhî, Büyük İslâm İlmihali,
s.369).
Geç kaldıkları için Mekke'ye girmeden Arafat'a çıkan
hacı adaylarından kudüm tavafı düşer. Bir
hacı adayı Mekke'ye varmadan önce yıkanır ve duruma
göre abdest alır. Mekke'ye girince de hemen Mescid-i Haram'a
koşar. Kabe'yi görünce telbiye*, tekbir* ve tehlil* de bulunması,
Hz. Peygamber'e salat ve selam getirmesi, daha sonra dua etmesi kudüm
tavafına başlamadan önce yapılacak tatbikat cümlesindendir.
Kâbe'ye varınca da, bu hacı adayı, Hacer-i Esved'e yönelerek
tekbir alır, onu selâmlar, mümkün ise, kimseye eziyet veya sıkıntı
vermeden onu öper veya eliyle mesheder (dokunur). Sonra da tavafına
başlar. Tavafının ilk üç şavtında
"remel" yapar. Yani adımlarını
kısaltır, omuzlarını silkeleyerek çalımlıca
yürür, heybetli görünmeye gayret eder (el-Mevsilî, el-ihtiyâr li
Ta'lili'l Muhtar, İstanbul 1980, I, 146-7; Bilmen, a.g.e.
s.383-384).
Mekke halkı için Kudüm tavafı söz konusu değildir
(el-Mevsilî, a.g.e., I, 147). Abdestsiz kudüm tavafı yapan
kişi, ceza olarak sadece sadaka vermesi yeterlidir. Çünkü
"... ve Eski Beyti (Kabe'yi) tavaf etsinler" (el-Hacc, 22/29)
ayet-i kerimesi mutlak olup, taharet şartı koymamaktadır.
Bunun için de kudüm tavafında abdest farz değildir. Kudüm
tavafında abdest almanın sünnet olduğu söylenmişse
de, en sahih olan görüşe göre vacibtir (el-Merginânî,
el-Hidaye, İstanbul ty., I, 167).