Bir miras hukuku terimi olarak avliye: Hisseleri ayet ve Hadislerde
belirlenen ashabu't-ferâizin hisseleri toplamı, asıl
meselenin ortak paydası (mahreci)'ndan büyük çıkarsa böyle
meseleye "avl veya avliye" denir. Burada hisseler toplamı
mahrec kabul edilerek, bu eksiklik her vârise hissesi oranında
yansıtılır. Başka bir deyimle hisseleri o nisbette
azalmış olur.
Avliyede hisseler, bütün mirasçılara yeterli olmayan bir mal
içinde toplanmıştır. Hisseleri vermek için toplamak
gerekir. Ayet veya hadîsin gereği ile sabit olan, bizzat nass'la
sabit olmuş gibidir. İbn Abbas dışında,
diğer sahabenin bu konuda icmâ'ı vardır (el-Mevsılî,
el-İhtiyar, V, 96).
Avliye ilk olarak Hz. Ömer devrinde söz konusu olmuştur. Hz.
Ömer (r.a.) sahabe ile istişare sonucu, hisseler
toplamını mahrec yapmış ve bu yolla eksikliği tüm
mirasçılara yansıtmıştır. Bu konuda ona,
İbn Abbas dışında karşı çıkan
olmamıştır (el-Mevsılî, a.g.e, V, 97).
Avliye meselesine örnekler: Vefat eden bir kadının mirasçı
olarak; kocası anası ve iki tane öz kız kardeşi
bulunsa miras hisseleri ve taksimi şöyle olur. Koca ikide bir; ana
altıda bir; iki kız kardeş birlikte üçte iki hisse alırlar.
Bu meselede ortak payda 6 hisseler toplamı ise 8 olur. 6 ortak
payda ile 8 hisseyi vermek matematik bakımından mümkün olmadığından,
hisseler 8 üzerinden verilir.
Başka bir örnek 1/2 1/6 2/3 1/3
__________________________
2 kız 2 kız
Koca Ana kardeş kardeş 6
(bababir) (anabir)
3 2+2 1+1 10 Avli
Burada hisseler toplamı:
1/2+1/6+2/3+1/3=10/6 olur.
10 mahrec (ortak payda) kabul edilerek, koca 3, ana 1, baba bir
kız kardeş 2, anabir kız kardeş 1 hisse
almışlardır.
Avliye usulü ile, miras vârislere taksim edilince muayyen
hisselerinde belli ölçüde azalma meydana gelir. Böylece miras kalan
mal bütün hisseleri karşılamadığı halde
hepsinin mirasçı olması sağlanır.