Zina, nikâhsız gayri
meşrû yollarla erkek ve kadının cinsi münasebette
bulunmalarıdır. Zina, semavî ve ilâhî dinlerin hepsine haram kılınmış ve şiddetli ceza müeyyideleri konmuş ve icra edilmiştir. Zinanın haramlığına sebep, nesep ve sülâlenin karışmayıp temiz ve muhafaza edilmesi gereken halin bulunması, neslin çoğalıp insanlığın cinayet ve felâketinin önlenmesi, aile mefhumunun göçmeyip muhafazası, ailevi irtibatın devam etmesi, çok çeşitli sâri hastalıkların yayılmaması, şehvetin tuğyan edip hayvânî yaşayıştan uzak olunması ve cemiyet ahlâkının yırtılıp yok olmaması gibi pek çok ferd ve içtimaî hakların ve hallerin muhafazası için zina haram kılınmıştır. İslâm dîni, zinanın her çeşidini kesin ve katî hükümlerle haram kılmıştır. Nitekim bir âyeti celilede şöyledir: "Zinaya yaklaşmayın, çünkü o, şüphesiz bir hayasızlıktır ve kötü bir yoldur ı> (İsra Suresi, 32) Diğer bir âyeti celile meâli : "Kötülüklerini (zina ve benzerlerinin) açığına da gizlisine de yaklaşmayın." (En'am Suresi, 151) "Muhakkak Allah (C.C.) Adem oğlunun üzerine zinâdan nasibini yazmıştır. Şüphesiz bu zinâya yetişicidir. İşte gözlerin zinası, bakmaktır. Kulakların zinası, kendi arzusu ile (Kadının sesini ve konuşmasını) işitmektir. Dilin zinası; (Şehvet ve cima kelimelerini) konuşmaktır. Elin zinası, (şehvetle) yapışmaktır. Ayağın zinası, (zina yoluna) yürümektir. Kalb, (o fenalığı) arzu ve temenni eder. Fercde onu (zinayı) ya tasdik eder veya tekzib eder " (Buhari, Müslim) Binaenaleyh, bir kadın yabancı erkeğin veya yabancı erkek, kadının elini eline kendi arzusu ile dokundurur veya tutarsa (Doktorluk, ameliyat ve kırık sarma gibi zarûri haller müstesna) muhakkak surette zinanın başlangıcıdır. Yine yabancı kadın ve erkeğin; göz göze, yüz yüze bakmaları, bedenin bedene, ayağın ayağa dokundurmaları, tokalaşmaları, şakalaşmaları ve emsâli şekiller, esas zinanın başlangıcıdır. Öyle ise, hiç bir kadın yabancı erkeğin elini tutamaz, öpemez, bir odada yalnız başına halvedde kalamaz ve "ahiret kardeşiyiz, okul ve vazife arkadaşıyız vesair..." Diyerek bu namussuzlukları yapamaz. Yabancı erkek ve kadın, karışık vaziyette beraber oturamaz. Kalamaz, yapamaz, ve olamaz haramdır. Hz. Rasûl'u Ekrem (S.A.V.) efendimiz şöyle buyuruyor: "Her hangi bir kimse, yabancı bir kadının eline dokunmaya (Ebelik, ameliyat doktorluk, kırık sarma gibi zarurî) bir yol olmadığı halde dokundurursa o kimsenin eline kıyamet gününde ateş koru konur." (Fethulkadir Kitabul Kerahiye Bahsi) İşte, bu hükümler gereğince insanoğlu nefsini zinanın her çeşidinden koruması ve karşılaşabileceği tehlikeli yola sapmaması için bütün imkânlara baş vurması lazımdır. Zira insanın insanlığı ve gerçek müslümanlığı beyaz baldırla paranın yanında belli olur. Para ve karı müslümanın doğru ve nâmuslu olup, olmadığının ölçüsünü bildiren mihenk taşıdır. Şu halde insan, vücudunun her tarafında yerleştirilmiş hatta tırnaklarının ucuna kadar serilmiş olan nefsani ve cinsi arzunun tahakkuku için şehvanî tehlikelerin mevcudiyetini bilmelidir. Bulunduğumuz asırda sokaklarda ellerini birbirlerine kenetleştiren ve daha pek çok hayasızlık örneklerini işleyen erkek ve kadınların durumları ibret verici misallerdir. İnsan neslinin yok olmasına, müslümanın dünyasının ve ahiretinin harap olmasına sebep olan insanlığın yüz karası zinanın fenalık ve felaketi beyan eden bir kaç şer`i hüküm okuyalım : "Bir memlekette, zina ve faiz zuhur ederse, o memleket halkı mutlâka kendi nefislerine Allah (C.C.)' ın azabını helal kılmıştır." (Hakim, Tabarani) Hz. Huzeyfe (R.A.) den rivayet olunan diğer bir hadis-i şerif meali şöyledir : "Ey insanlar Topluluğu: Zinadan kaçınız. Zira zinada altı (kötü) haslet vardır. (Bunların) üçü dünyada, üçü de ahirettedir. - Dünyadaki üç (kötü) haslet insanın şeref ve haysiyetini giderir, fakirliğini sağlar ve ömrünü kısaltır. - Ahiretteki üç (kötü) haslet ise; Allah (C.C.)' ın gazabına uğratır. Hesabı kötü olur ve Cehennem azabına müstahak kılar." Diğer hadis,i şerif meâli : "Bir kavmin içinde zina zuhur eder (Çoğalır ve taammüm eder) se, yağmur kıtlığı ve çeşitli felaketlerin istilasından başka bir şeyle cezalandırı1lmazlar. (Ancak bu felaketlere cezalanırlar)." (Ahmet bin Hanbel) Zinanın çeşitli hükümlerini ve cezai Müeyyidelerin geniş şekilde beyanı "İzahlı Mültekâ Tercümesi" adlı eserlerimizin ikinci cildinin "Hadler Cezalar bahsin" de izah edilmiştir. Şu halde, ey su felaketine uğrayanlar, ey kar ve yağmur bereketini beklerken bunların afet halinde gelmesine uğrayanlar, ey zelzele felâketine uğrayanlar, ey Rüzgar ve dolu afetlerine uğrayanlar ve ey akla hayâle gelmedik çeşitli felaketlere uğrayanlar ve top yekûn ey milleti merhûme, ey gaflet ve dalâletler içinde yüzen ümmeti muhammed yukarıdaki beyan edilen hadis-i şerifleri iyi okuyalım ve dikkat edelim Zira memleketin batmasına ve milletin sefalet ve felaketine sebep, o memleket halkının kendilerinin kötü amelleridir. Bilhassa zamanımızın en müzmin rezâlet ve kötülüklerinden, zina, faizcilik, içki, kumar, yalan, adam öldürmek, hırsızlık, ırz düşmanlığı etmek, ana ve babaya âsî olmak, iftira etmek, yalan söylemek, çıplak hâle gelmek, çıplaklığı savunmak, haramları helâl gibi işlemek, bî namazlık yapmak, zekat vermemek, hasetlik ve fesatlık yapmak ve daha pek çok haram ve kötülükleri işlemek nerede ise bir mârifet hâlini almıştır. İşte, bu fenalıkları işleyen geçmiş milletlerin âkıbetleri Kur'an-ı Kerimde açık açık beyan edilmiştir. Fakat bir şey varsa kötülükleri işleyen milletlerin top yekun hepsi helâk olundu. Hatta nasihat ve uyarmada bulunmayıp veya nefret etmeyip beraber olanlarda helâk olmuşlardır. Biz ümmeti muhammette ise, top yekun milletin helâki olmayıp, bâzı kimseleri ve bâzı yerleri helâk edip, felâkete uğrama yan yerlerden ve kimselerden oranın ihtiyacını Hak Teâla karşılatacağını Peygamberimize (S.A.V.) bildirmiştir. Artık bulunduğumuz asır ve memleketlerimiz felâketler ve musibetler diyarı haline gelmiştir. Ferdi ferdi, veya memleket memleket oluşunun hikmetlerini bilelim ve uyanalım! İsyanımızın cezasını çekiyoruz. Hak Tealâ muhafaza buyursun, daha beter felaketler olabilir. Öyle ya, zelzele 5, 7 saniye sürüyor. Allah (C.C.) muhafaza 60 saniye (bir dakika) veya iki dakika sürse ne olur? Ne olacak ne ev kalır ve ne insan, top yekun helak olur, biter.. Kur'an-ı Kerimden bir ayet meali; "Onları (zalimleri) yapa geldiklerinin (kötülüklerinin) en kötüsü ile cezalandıracağız" (Nur Suresi, 2) Evli olmayan bekarın zina cezası, yüz değnektir. evli olanların cezası ise, ölünceye kadar vurmak sûretiyle recim yapmaktır. Bu her iki cezâda bütün.halkın görebileceği sahrada yapılması lâzımdır. İlâhî hüküm meâli: "Zina eden kadınla zinâ eden erkekten her birine yüz değnek vurun. Eğer Allah'a (C.C.) ve âhiret gününe inanıyorsanız, bunlara Allâh'ın (C.C.) dinini (tatbik) hususunda, acıyacağınız tutmasın ve mü'minlerden bir zümrede bunların azabına (cezalarına) şâhid olsun (görsün). " (Fussilet Suresi, 27) Zinayı kendi arzularıyla yapan kadınlara ve erkeklere şer'i ceza şöyledir. Evli olan veya evlenmiş ve ayrılmış olan zeyd, evli olan hinde (kadına) zina etmek istediğinde Hind,itaat ederek kendini zeyde teslim edip zeyd de Hinde zina etse zeyd ve Hinde ne lazım olur ? Elcevap... Recim lazım olur. |
Mustafa Uysal
Ana Sayfa Ailemiz Aile Saadeti